0-6 yaş arasındaki yüzlerce çocuk anneleriyle birlikte cezaevinde tutuklu bulunuyor. Psikolog Özge Şahin, annesi ile cezaevinde kalan çocukların birçok gelişiminin yaşıtlarının çok gerisinde kaldığını ve sağlıklı bir ortama ihtiyaçları olduğunu vurguladı
Berivan Altan/Ankara-MA
Annesiyle birlikte cezaevinde kalan çocuk sayısı, annelerin tahliyesi, açık cezaevine çıkması, yeni tutuklama gibi durumlarla her gün değişiyor. Adalet Bakanlığı’nın 2017 yılı verilerine göre, 0-6 yaş arasında bulunan 560 çocuğun anneleriyle birlikte cezaevinde olduğu kaydedilse de bu rakam her geçen gün artıyor. Bu sayının büyük bir kısmını da bebekler oluşturuyor. Hamileyken cezaevine giren ve içeride doğum yapan kadınların sayısı da oldukça fazla. 6 yaşını dolduran çocuklar yönetmelik gereği annelerinden zorla alınıyor. Alınan çocuk, tutuklu bulunan annenin bir yakını yok ise yetiştirme yurduna koyuluyor ve çocukla anne arasındaki iletişim ancak ayda bir kez sağlanabiliyor. Türk Psikologlar Derneği (TPD) Genel Sekteri Psikolog Ebru Ergin ve Psikolog Özge Şahin, cezaevlerindeki çocuklara dair yapılan araştırmaları, bu konudaki varsayımları ve çocukların gelişimlerini değerlendirdi. Tutuklu/hükümlü annelerin yanlarında kalan çocuklarına dair görüşlerin iki grupta toplandığını belirten Psikolog Ergin, bir görüşe göre çocukların annelerinin yanında kalması ve cezaevlerinin çocukları da barındıracak biçimde genişletilmesi, çocuğun gelişimi açısından uygun bulunduğunu aktardı. Ergin, “Bu bakış açısı, anne ve çocuk arasındaki duygusal bağın önemini ve anneden ayrılmanın çocuğun duygusal gelişimini olumsuz yönde etkileyebileceğini vurgulamaktadır” dedi.
Koşullar olumsuz etkiliyor
Ergin, karşı görüşü savunan araştırma sonuçlarına göre ise, cezaevlerinin çocuklara uygun mekânlar olmadığı yönünde olduğunu söyledi. Çocukların anneleriyle deneyimlediği ilişkilerin gelişimleri açısından oldukça önemli olduğunu vurgulayan Ergin, annesinden ayrılan çocukların anneleriyle güvenli ilişkiler kuramadıkları için gelişimlerinin pek çok boyutunun olumsuz yönde etkilendiğini söyledi. Annesi cezaevinde olan ve kendisi dışarıda büyüyen çocuklarla yapılan bir araştırmada ise çocukların kimseye güvenmediğinin ortaya çıktığını kaydeden Ergin, anne ve çocuğu ayırmadan koşulların iyileştirilmesi gerektiğini ve çocuğun yaşadığı olumsuzlukları azaltılabilmesi gerektiğini söyledi.
Sağlıklı koşullar yaratılmalı
İnsanların doğduğu ilk andan itibaren hayatta kalabilmek için birine ihtiyaç duyduğunu söyleyen Psikolog Özge Şahin de, bunu bireyin öncelikle anne olduğunu vurguladı. Çocuğun en temel haklarından olan yaşama ve gelişme hakkının elde edilebilmesi için çocuğun yaşına uygun olan bir ortamda yaşaması gerektiğini ifade eden Şahin, “Her şeyden önce fiziksel ihtiyaçlarının karşılanabildiği yaşına uygun yemekler, destekleyici mamalar, mevsim koşullarına uygun temiz giysiler, yaşanılan ortamın düzenlenmesi vb. bir ortamda olmalıdır” dedi. Çocukların düzenli olarak doktor kontrolünde olmasının da önemli olduğunu vurgulayan Şahin, “Çocuğun doktora gitmesi için illa ki hasta olması beklenmez, sağlıklı çocuklar da kontrollerden geçebilmelidir” diye konuştu.
Uyaran nesneler yok
Öte yandan çocuğun babaya, öğretmene, akrana da ihtiyacı olduğunu kaydeden Şahin, “Son olarak çocuğun bilişsel gelişimi için özellikle gerekli uyaranlara maruz kalmaları gerekmektedir. Uyaranların ses, renk, oyuncak, farklı nesneler vb. az olduğu kapalı kurumlar, çocukların bilişsel gelişimi açısından risk olabilmektedir” dedi.