CHP’li Ceyhan Belediyesi Başkanı Kadir Aydar’ın mazbatasının YSK tarafından iptal edilmesini kınayan HDP, “İktidarın, halk iradesini yok sayan her türlü girişimi ortak mücadelesiyle aşılabilecektir” dedi
26 Mart’ta Cumhuriyet Halk Partisi’nden (CHP) Ceyhan Belediyesi Başkanı olan Kadir Aydar’ın mazbatası, Yüksek Seçim Kurulu (YSK) tarafından aldığı mahkumiyetler gerekçe gösterilerek, iptal edildi. Halkların Demokratik Partisi (HDP) Yerel Yönetimler Kurulu Eş Sözcüleri Hediye Karaslan ve Salim Kaplan, CHP yönetimindeki Ceyhan Belediyesi Başkanı Kadir Aydar’ın mazbatasının, Yüksek Seçim Kurulu (YSK) tarafından iptal edilmesine ilişkin yazılı açıklama yayınladı. 31 Mart 2019 Mahalli İdareler seçimleriyle kazanılan 65 belediyenin 6’sının YSK eliyle, 40’ının da kayyum tarafından gasp edildiği hatırlatıldığı açıklamada, “Tüm dünyanın koronavirüs salgınıyla mücadele ettiği şu günlerde 8 belediyemize kayyım atanarak hoyratça el konuldu. Kendinden olmayana, muhalif olana tahammülü dahi kalmayan bu zorba iktidar anlayışı, kendi bekası uğruna, insanlık can derdiyken dahi her türlü fırsatçılığı sürdürerek, dün de Ceyhan Belediyesi’nin seçilmiş başkanının mazbatasını YSK eliyle gasp etti” denildi.
Ortak mücadele vurgusu
Açıklamada, CHP’li Belediye Başkanı Kadir Aydar’ın, belediye başkanlığına yapılan itirazı değerlendiren YSK’nın, bir yıl sonra “seçilmeye engel mahkumiyet kararının adli sicil arşiv kaydında mevcut olduğu ve seçilme yeterliliği şartını taşımadığı” gerekçesiyle mazbatasının iptaline karar verildiği belirtildi. Açıklamanın devamında şu ifadeler yer aldı: “Bilindiği üzere her seçim öncesi adaylar ve partiler, ilgili adli sicil belgelerini YSK’ye sunar ve YSK yaptığı incelemeler neticesinde kişilerin aday olup olamayacağına karar verir. YSK’nin seçimlerin üzerinden bir yıl geçtikten sonra böyle bir karar vermiş olması, seçme ve seçilme hakkının açıkça ihlal edilmesidir. Ceyhan halkının iradesini ve seçme hakkını yok sayan YSK’nin bu kararını kınıyoruz. Hangi seçmen veya siyasi partinin temsil hakkının gasp edildiğine bakılmaksızın, temel demokratik haklara yapılan tüm saldırılarda ortak tavır almanın hayati önemi bir kez daha ortaya çıkmıştır. Seçme ve seçilme hakkı, halkın demokratik iradesinin bir yansımasıdır. İktidarın, halk iradesini yok sayan her türlü girişimi, halk iradesini temsil eden dinamiklerin ortak mücadelesiyle aşılabilecektir.”
ANKARA