Gazetecilerin tutuklamalarına ilişkin kadın gazeteciler konuştu; Gazetecilere ‘susun, konuşmayın ve gerçekleri yazmayın’ mesajı
Gazetecilere yönelik baskılar ve tutuklamalar her geçen gün artıyor. Mart ayının ilk haftasında 8 gazeteci tutuklandı. Konuya ilişkin Artı TV Diyarbakır muhabiri Bahar Kılıçgedik, gazeteci Nişmiye Güler, Mezopotamya Ajansı (MA) muhabiri Arjin Dilek Öncel, Jinnews’ten Rengin Azizoğlu’na değerlendirmelerde bulundu.
Gazetecilerin uzun süredir hedefte olduğunu ifade eden Bahar Kılıçgedik, gazetecilerin yaptıkları haberler nedeniyle gözaltı, baskı tutuklama ve ağır hapis cezaları ile karşı karşıya kaldıklarını dile getirdi. Siyasi iktidarın gerçeklerden, yapılan haberlerden, hakikatten korktuğunun altını çizen Kılıçgedik, rahatsız olundukça, kamuoyundan gerçekler gizlenmek istendikçe de baskıların arttığını belirtti. Kılıçgedik, “Tutuklamaların tamamen gazetecilik faaliyetinin engellenmesine yönelik olduğu görüşündeyim. Gazetecilere ‘susun, konuşmayın ve gerçekleri yazmayın’ mesajı veriliyor. Bu şekilde gazeteciler tehdit ediliyor. Gazeteciler şahsında da toplumun bütün kesimlerine ‘Konuşursanız, eleştirirseniz sizin de başınıza aynısı gelir’ mesajı veriliyor” dedi. Geçtiğimiz günlerde Fox TV’nin Yeni Yaşam gazetesi çalışanlarına dönük sansürünü değerlendiren Kılıçgedik, şunları dile getirdi: “Ana akım medyanın muhalif basına bakışı belli ancak Fox gibi kendini muhalif tanımlayan medya kuruluşunun özellikle Yeni Yaşam gazetesi çalışanlarını görmemesi hem muhalif basına hem de Kürt basınına bakışını gösteriyor.” Kılıçgedik, yazmaya, kamuoyunu doğru bilgilendirmeye ve hakikatin sesini duyurmaya devam edeceklerini söyledi.
‘İktidar her sesi bastırıyor’
AKP’nin iktidarı boyunca bir taraftan muhaliflerin hedef alındığına tanıklık ettiklerini kaydeden Nişmiye Güler, diğer taraftan da toplumdan saklanan gerçekleri haberleştiren basın yayın organlarının, gazetecilerin hedef alındığını gördüklerini söyledi. OHAL kaldırılmış olsa da gazetecilere yönelik baskıların sürüdğünü söyleyen Güler, en son 8 gazetecinin tutuklanmasının bunun somut göstergesi olduğunu belirtti. Gazetecilerin mesleki faaliyetlerinin suç sayılarak tutuklandığını ifade eden Güler, “Türkiye’de iktidar yanlış politikalarını kapatmak adına, önce gerçekleri yazan gazetecileri cezalandırma çabasına giriyor. Başta Yeni Yaşam gazetesi olmak üzere birçok basın kuruluşunun hedef haline getirilmesi, gazetecilerin gerçekleri yazmaktaki ısrarındandır” dedi. Özgür basına yönelik baskıların bugün diğer gazetecilere de yapıldığını belirten Güler, iktidarın çıkarları doğrultusunda hareket etmeyen her sesi bastırdığını sölyedi. Güler, “Gazeteciliğe, özgür basın geleneğine dönük bunca saldırıya rağmen gazeteciler geri adım atmayacaktır. Bu gözaltıların gazetecileri korkutamayacağının bilinmesi gerekir” dedi.
Arjin Dilek Öncel de, her ne kadar ana akım medyanın özgür basın çalışanlarını görmese de kendilerinin önce onları anacaklarını dile getirdi. Öncel, “Gazeteci arkadaşlarımız hakkında verilen kararlar siyasi kararlardır. Ekonomik kriz, koronavirüs, savaş gündemleri var. Bir yandan Libya’ya saldırılar sürerken diğer yandan Kuzey ve Doğu Suriye’de yaşananlar ortada. Orada olanların üzerini örtmek için, verilen kayıpların duyulmaması, görülmemesi için özgür basını susturmaya çalışıyorlar. Yürüttükleri politikaları topluma bir şekilde unutturmaya çalışıyorlar ama özgür basın çalışanları gerçekleri yazmaya devam edecektir. Cezaevinden haber yapan arkadaşlarımız var. Onların vermeye çalıştığı mesajı alıyor karşılığında çalışmaya devam ediyoruz” dedi.
DİYARBAKIR