Parti sözcüsü olarak ilk kez konuşan HDP Sözcüsü Ebru Günay, Öcalan’ın aile görüşmesinde bir kez daha çözüm iradesini ortaya koyduğunu belirterek, “AKP hükümeti her seferinde bu çözüm iradesini karşılıksız bıraktı” dedi
Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP) 23 Şubat’ta gerçekleşen kongresi sonrası dün ilk kez toplanan Merkez Yürütme Kurulu’nda (MYK) yapılan görevlendirmeler sonucu Parti Sözcüsü olarak seçilen Ebru Günay, gündeme dair açıklamalarda bulundu. Günay, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü, PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın 8 ay sonra aile görüşü yapması ve sınırda yaşanan insanlık dramına ilişkin konuştu.
Parti Genel Merkezi’nde düzenlediği basın toplantısında konuşan Günay’ın açıklamasından satır başları şöyle:
‘Asla taviz vermeyeceğiz’
“AKP-MHP ittifakının kendi iktidarını korumak için savaş ve çatışma politikası izliyor. Partimiz kurulduğu ilk günden bugüne varlık gerekçesini savaşa karşı, barış ve çözüm mücadelesi hattı üzerine kurdu. Nitekim barış mücadelesini ve savaş karşıtlığının bir sonucu olarak parlamento da gündeme gelen bütün savaş tezkerelerine ‘hayır’ diyen tek parti konumunda. Savaş karşıtlığını yüksek sesle dile getirdi. Yaklaşan savaş ve mülteci krizi savaşa karşı mücadelemizin ne kadar haklı olduğunu bir kez daha gösterdi. Bu çizgimizden asla taviz vermeyeceğiz.”
İmralı görüşmesi
“Kürt sorunu ve Suriye’de derinleşen krizin çözümüne ilişkin projeye sahip aktörlerin başında Sayın Öcalan geliyor. Basına yansıdığı gibi Sayın Öcalan görüşmede bir kez daha çözüm iradesini ortaya koydu. Ama biz geçmiş deneyimlerimizden ve geçmiş durumlardan da biliyoruz ki AKP hükümeti her seferinde bu çözüm iradesini karşılıksız bıraktı. Başta Kürt sorunu olmak üzere birçok sorunun çözümüne katkı sağlayabilmesi açısından tecrit mutlaka kaldırılmalıdır. Aile görüşmesi önemli ancak bir an önce avukat görüşmelerinin de önü açılmalıdır. Ve daha önemlisi adaya bağımsız, tarafsız heyetlerin giderek gözlemler yapması bizim açımızdan elzemdir.”
Mülteci krizi
“AKP mültecileri politik bir araç ve silah gibi kullandığını bir kez daha gördük. Günlerdir bunun tanıklığını yapıyoruz. Yaşam hakkı pazarlık konusu yapılamaz. Dünyanın birçok yerinde olduğu gibi özellikle mülteci kadınlar, yoksulluk, tecavüz, cinsel istismarlarla yüz yüze kalıyor. Kadın meclisimizin çağrısı ile sınır kapılarında bekleyen kadın ve çocuklar başta olmak üzere bütün mülteciler için yardım kampanyası hazırlıklarımızı yapıyoruz. Daha önce yakın zamanda Elazığ ve Van’da yaşanan deprem ve çığda olduğu gibi bir yardım hazırlığımız var. Ben buradan herkesi, tüm vicdan sahibi insanları, demokrasi güçlerini bu konuda duyarlı olmaya ve insani yardım ulaştırmaya, duyarlı olmaya çağırıyorum.”
8 Mart Dünya Kadınlar Günü
“Her mahallede, sokakta, evde eylem ve etkinlik yaparak kadın perspektifimizi ve mücadelemizi güçlendirmeye çalışıyoruz. Tabi biliyorsunuz AKP hükümeti kadın karşıtı politikaları ve erkek egemen tavrı ile bir algı yaratmaya çalışıyor. Yerellerde mülki amirlere verdiği bir güç ve pervasızlık var. Bunun yarattığı engellerle karşılaşıyoruz. Kadın mücadelesi hiçbir koşulda yasaklara sığdırılamaz, engellenemez. Biz kadınlar olarak dünyanın her yerinde Türkiye’nin her yerinde ve köşesinde kadın mücadelesini yükseltmeye devam edeceğiz”
ANKARA