Suriye’de resmi açıklamaya göre 33 askerin yaşamını yitirmesinin üzerinden günler geçmesine rağmen,Meclis hala bilgilendirilmedi. İlk resmi açıklamanın Hatay Valisi tarafından yapılması ise eleştirilere neden oldu
İdlib’de meydana gelen çatışmadan sonra Erdoğan, neredeyse bütün uluslararası örgütler ve önde gelen devlet yetkilileri ile görüştü. Erdoğan, bir yandan destek almaya çalışınken, bir yandan da iç kamuoyuna dünyayı harekete geçirdikleri izlenimini yaratmaya çalıştı. Ancak olayın üzerinden günler geçtiği halde bu konuda da en yetkiyi ve etkili kurum olması gereken Meclis henüz toplanmadı ve Suriye savaşı konusunda bilgilendirilmedi. İdlib’deki asker kayıplarına dair farklı rakamlar ise sosyal medyaya baskı uygulanarak geçiştirilmeye çalışılıyor. Halka tek açıklamayı ise Hatay Valisi’ne yaptırıldı.
Muhalefetin olağanüstü toplantı talebi de yerine getirilmedi. Önümüzdeki salı günü normal olarak toplanacak Meclis, hükümet tarafından bilgilendirilecek. Önceki gün Meclis’te CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığında toplanan CHP grubunun, Meclis’in olağanüstü değil, salı günü toplanmasının yanlış olduğu belirtilerek “Birleşmiş Milletler, NATO olağanüstü toplandı. Bir tek TBMM toplanmadı. Bu, kabul edilemez” denildiği öğrenildi. Edinilen bilgiye göre yaklaşık 2.5 saat süren toplantıda Ünal Çeviköz, İdlib’deki çatışmanın ardından yaşanan uluslararası gelişmeler hakkında milletvekillerine bilgi verdi. Mehmet Ali Çelebi de saldırının askeri boyutu hakkında milletvekillerine bir sunum yaptı.
Kürtlerle savaş için mi?
Milletvekilleri, “Türkiye’nin İdlib’de ne işi var?” söyleminin önemli olduğunu ve bunun vatandaşlara anlatılması gerektiğini ifade etti. “Şehitler Tepesi boş kalmayacak” söylemine karşı “Askerimizin tırnağına zarar gelmemeli” ifadesinin kullanılması gerektiği kaydedildi. Toplantıda, vatandaşların, şubat ayı boyunca yaşamını yitiren asker sayısının 50’yi geçmesi üzerine “İdlib’de ne işimiz var” demeye başladığı kaydedildi. Cumhuriyet gazetesinin haberine göre toplantıda CHP’nin Suriye tezkeresine “terörle mücadele” edilmesi amacıyla destek verdiği, iktidarın ise tezkereyi yetkisi dışında kullandığı ifade edildi. CHP’nin bu söylemi birçok demokratik çevrede ‘CHP tezkereye, Kürtlerle savaşılması için onay verdi’ şeklinde eleştiriliyor.
Genelkurmay Başkanı’na tepki
Genelkurmay Başkanı Yaşar Güler’in İdlib’de yaşamını yitiren askerler için başsağlığı mesajı yayımlamak için 2 gün beklemiş olması sosyal medyada tepkiye neden oldu. Güler, mesajında, “İdlib bölgesinde 27 Şubat 2020 tarihinde yapılan hava saldırısı sonrası şehit olan kahraman silah arkadaşlarımıza şahsım ve Türk Silahlı Kuvvetleri mensupları adına Allah’tan rahmet, kederli ailelerine, yakınlarına ve asil milletimize sabır ve başsağlığı dilerim” ifadelerine yer verdi
‘Esad’ şoku ve Kürt düşmanlığı
Bazı eski ve mevcut İstanbul milletvekilleriyle İstanbul’da bir araya gelen Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’a, bir eski milletvekili, “Suriye konusunda farklı yolların denenmesini” önerdi. Milletvekilinin “Şam yönetimiyle görüşülse daha iyi olmaz mı?” demesi üzerine Erdoğan’ın, “Bunu CHP’nin başındaki zat da söylüyor zaten, sen niye bunu söylüyosun ki” diyerek terslediği öğrenildi. Erdoğan, “Bu adam 1 milyon Suriyeliyi öldürmüş, diyalog çabalarımıza karşılık vermemiş. CHP’nin başındaki zat söylüyor. Sen niye böyle konuşuyorsun? Öyle bir niyetimiz yok” diyerek terslediği, toplantının açılışında yaptığı açıklamalara benzer şekilde Türk ordusunun Suriye’de olması gerektiğini savunduğu öğrenildi. Erdoğan’ın bunun üzerine Kürt sorununun gündeme getiren bu itirazı savuşturmaya çalıştığı ve şunları söylediği öğrenildi: “Şimdi geri çekilsek, bunların projeleri, planları bitecek mi? PKK bitecek mi? Çukur olaylarını yaşadık, 40-50 senedir PKK orada. Bu bugünlük bir proje değil” dedi. Bir milletvekili de Suriye konusunda “bölgedeki gerilimi azaltan politikalara gidilmesi gerektiğini” söyledi.
ANKARA