MHP, Kemal Kılıçdaroğlu hakkında suç duyurusunda bulunarak, “CHP milletvekillerinin konusu suç teşkil eden söz ve fiilleri ile CHP-HDP ilişkileri ayrı bir zamanda kamuoyuyla paylaşılacaktır” açıklamasında bulundu
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkan Yardımcısı Feti Yıldız, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu hakkında bugün 7 suçlama ile suç duyurusunda bulunduklarını yaptıkları yazılı açıklama ile duyurdu.
Yıldız, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin talimatı ve MHP Başkanlık Divanı’nın almış olduğu karar doğrultusunda, CHP ve Hakların Demokratik Partisi (HDP) arasındaki ilişkilerin araştırılması için oluşturulan komisyonun çalışmalarını tamamladığı ve Kılıçdaroğlu hakkında suç duyurusunda bulunacaklarını belirtti.
Konuya ilişkin MHP’den yapılan açıklama şöyle:
“Başkanlık Divanımızın almış olduğu karar ve Sayın Genel Başkanımızın talimatları doğrultusunda, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun ve CHP milletvekillerinin konusu suç teşkil eden söz ve fiillerinin raporlanması ve CHP-HDP arasındaki ilişkilerin araştırılması için oluşturulan komisyonumuz çalışmasını tamamlamıştır. Bugün, sadece CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu hakkında suç duyurusunda bulunmamızla ilgili açıklama yapılacaktır. CHP milletvekillerinin konusu suç teşkil eden söz ve fiilleri ile CHP-HDP ilişkileri ayrı bir zamanda kamuoyuyla paylaşılacaktır.
Kemal Kılıçdaroğlu, CHP Eski Genel Başkanı Deniz Baykal’a FETÖ terör örgütünce kaset kumpası yapılmasının ardından, 22 Mayıs 2010 tarihinde CHP’nin 7. Genel Başkanı seçilmiştir. Genel Başkan seçilmesiyle birlikte CHP, adeta tüm geçmişini inkâr eden bir yapıya dönüşmüş, parti içerisindeki Cumhuriyetçi Milliyetçi insanlar tasfiye edilmiş ve o güne kadar izlenen milli politikalar tamamen değiştirilmiştir.
Genel Başkanımız Sayın Devlet Bahçeli’nin birçok basın toplantısında işaret ettiği gibi; Çıkar ittifakları, çürük ortaklıklar, çarpık ilişkiler, ülkemizi hem zora sokmakta hem de siyasi yozlaşmayı tehlikeli boyutlara taşımaktadır. Cumhuriyet Halk Partisi, millete aidiyet bilincinden hızla uzaklaşmaktadır. CHP’nin şu anda takip ettiği siyaset, Türk Milletinin egemenlik ve tarihsel haklarıyla temelden ve bütünüyle çatışmaktadır.
Bu süreçte CHP Genel Başkanı’nın ve bazı sözcülerinin bir takım siyasi eylemleri ve açıklamalarının suç teşkil ettiği görülmektedir. Milliyetçi Hareket Partisi hiçbir şart altında konusu suç teşkil eden fiillere sessiz ve seyirci kalmayacaktır. Görevi, unvanı, makamı ve siyasi pozisyonu ne olursa olsun hiç kimse suç işleme özgürlüğüne sahip değildir. CHP Genel Başkanı’nın işlediği değerlendirilen, zamanaşımına uğramamış suçlar için; yeri, zamanı, içeriği belirtilen eylemleri hakkında Türk Ceza Kanunu ve ilgili diğer kanun hükümleri doğrultusunda suç duyurusunda bulunulması zarureti hâsıl olmuştur.
Kemal Kılıçdaroğlu, CHP İzmir Milletvekilidir ve milletvekili dokunulmazlığı vardır. Ancak Anayasa’nın 83. maddesindeki yasama dokunulmazlığının, Türkiye Büyük Millet Meclisi çalışmaları, bu sırada kullanılan oy, yapılan konuşmalar ile her türlü davranışı kapsadığı açıktır. 31 Aralık 2019 tarihine kadar, Cumhuriyet Başsavcılıklarınca CHP milletvekilleri hakkında yasama dokunulmazlığının kaldırılması talebiyle çeşitli suçlardan toplam 209 fezleke TBMM’ye gönderilmiştir. Bu fezlekelerden 23’ü Kemal Kılıçdaroğlu ile ilgilidir. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun, uzun bir süredir FETÖ terör örgütünün siyasi ayağını (bylokçu milletvekili listesini) açıklayacağını beyan etmesine rağmen, partisinin her grup toplantısında bu açıklamayı bir sonraki hafta yapacağını bildirmektedir. Bu tarihten sonra da kendisinden beklenen açıklamayı yapmayacağı anlaşılmaktadır.
Bu itibarla, Türk Ceza Kanunu’ndaki suç tanımına birebir uyan, suçun maddi ve manevi unsurunu taşıyan, Anayasa’nın 26. maddesi ile güvence altına alınan ‘düşünceyi açıklama, yayma hürriyetinin’ dışında kalan çeşitli tarihlerdeki söz ve fiillerinin; kamu görevlisine karşı görevinden dolayı hakaret, suçu ve suçluyu övmek, kamu görevlisinin suçu bildirmeme, suçluyu kayırma, suç delillerini bildirmeme, Türk Milletini, Türkiye Cumhuriyeti Devletini, Devletin kurum ve organlarını aşağılama, terör örgütü propagandası yapmak suçlarını oluşturduğu değerlendirilmiş ve Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunulmuştur.”
ANKARA