Özgür Paksoy/Diyarbakır
Demokratik Toplum Kongresi’nin (DTK) de aralarında yer aldığı 8 Kürt partisi tarafından oluşturulan Kürdistani İttifak Çalışması, Diyarbakır’da Ulusal Birlik Çalıştayı düzenledi. Şimdiye kadar sadece seçim dönemlerinde bir araya gelen Kürt partileri, bu kez kanaat önderleri, sivil toplum kuruluşları ve şahsiyetlerle bir birlikte Kürt ulusal birliğinin sağlanması için bir araya gelerek, önemli tartışmalar yürüttü.
Yılllardır Kürt ulusal birliğiyle ilgili yapılan toplantılar, görüşmeler ve bu konudaki gelişmeleri yakından takip eden Kürt basınının bir ferdi olarak, ilk kez bu konuda olayın “Rutin haber” boyutunun dışına çıkıldığını söyleyebilirim. Ulusal birlik konusunda sürekli çekinceleri olan veya çalışmaların önüne set kuranların, çalıştayda birliğin sağlanması için kararlı olduklarını, eleştiri ve önerileriyle ısrar ve ciddiyetlerine tanıklık ettim.
Öncelikle Ulusal Birlik Çalıştayı ile “Kürtler bir araya gelemez” tabuları yıkıldı. Kürt partileri, sivil toplum kuruluşu temsilcileri ve şahsiyetler, “Kuzey Kürdistan”da tarihte ilk kez bir araya gelerek, birlik tartışmaları yürüttü. Bu açıdan gerçekleştirilen çalıştay ulusal birlik yolunda ilk adım olarak değerlendiriliyor. Sonuç olarak tarihi kapının aralandığı vurgulandı.
Çalıştayda, Kürtlerin tarih boyunca yaşadığı sürgünler, katliamlar, jenositlerin temelinde Kürt ulusal birliğinin sağlanmaması olduğu, Kürtlerin dört parçada maruz kaldığı saldırılara karşı birliğin elzemliği vurgulandı. Yine Kürtlerin dünya devletlerinin gündeminde olduğu, Ortadoğu’yu şekillendiren temel özne olduğuna işaret edildi. Kürtlerin birlik olmamasının yarattığı sonuçlar tek tek sıralandı. Tartışmalarda, dikkat çeken bir diğer söylem ise “Kürt halkının aşkı Kürdistan olmalı” oldu.
Model önerileri
Çalıştayda, “Ulusal meclis mi?”, “Kongre mi?” ya da “Demokratik cephe mi?” sorularına yanıt arandı. Birlik modelinin belirlenmesinde Kürtlerin kazanımlarının korunması, fırsatların değerlendirilmesi, Kürtlerin kendi kaderini tayin edebilecek imkanların sağlanmasının esas alınması vurgulandı. Bu tartışmalarda, forum, meclis, kongre ve inisiyatif benzeri oluşumlar önerildi.
Yine çalıştayda yer alan Birleşik Kürt Kadın Platformu, 3 yıldır yürüttükleri çalışmalarının, gerçekleştirdikleri toplantı ve çalıştay sonuçlarının ele alınarak, yürütülecek çalışmalarda esas alınmasını önerdi. Çalıştayda yer alan gençler, PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecritin Kürtlerin birliğinin sağlanmasında temel engellerden biri olduğu belirtildi. Gençler, Kürt halkının birlik yolunda Öcalan’a yönelik tecride karşı mücadelenin gerekliliğine vurgu yaptı.
Temel güç halk
Çalıştayın gerçekleştirilmesinde siyasi partilerin rolüne dikkat çekildi ancak birliğin sağlanmasında öncü dinamiğin halk olduğu kaydedildi. Bunun için öncelikle Kürt halkının sosyolojisinin iyi anlaşılması gerektiği, “Partilerin değil, halkın iktidarı; partilerin değil, halkın iktidarı” tespiti öne çıktı.
Tüm Kürtler dahil edilmeli
Tartışmalarda öncelikle Kürt partiler arasında çatışmaların sonlandırılması, partilerin kitlelerini birlik çalışmalarına dahil etmesi, din alimleri, kanaat önderleri ve şahsiyetlerin sorumluluk alarak, “Küskün” kesimleri ikna etmesi gerektiği belirtildi. Çalıştayda yer almayan PSK, PAK ve HAK-PAR’ın Kürdistani İttifak Çalışması’na dahil edilmesi gerektiği vurgulandı. Yaşanan eksikliklerin giderilerek, çalıştay dışında kalan partilere açık kapı bırakıldı. Bununla birlikte bütün katmanların harekete geçirilmesi için çalışmalara öncülük edenlerin sorumluluktan kaçmaması gerektiği belirtildi.
Sonuç olarak, tartışmalar devam ederken Ulusal Birlik Çalıştayı’nın sonucunda Kürtlerin tüm saldırılara karşı tek duruş sergilemesi gerektiği, açığa çıkacak oluşumun diğer parçalara örnek olması, Kürt halkının bir bütünen çalışmalara katılması gerektiği kaydedildi. Çalıştayın sonuç alması için çalışmaların halkın gündemine taşınması gerektiğine dikkat çekildi. Eksikliklerin giderilmesi için aralanan kapının tamamen açılması gerektiği belirtildi. Ve çalıştay ile birlik rüzgarının estiği, gelinen noktada aciliyetin öneminin görülmesi ve somut adımların atılması ifade edildi.