Kürt siyasi partileri ve örgüt temsilcilerinin ulusal birlik için düzenleyecekleri çalıştaya sayılı günler kaldı. Azadi Partisi Genel Başkanı Aşiti, ‘İslam dini ulusallığa karşı değildir’ dedi
Kürt siyasi partileri ve örgüt temsilcileri 18-19 Ocak’ta Diyarbakır’da ulusal birlik gündemi ile ilgili bir çalıştay düzenleyecek. Çalıştayda yer alacak partilerden biri ve siyaset sahnesinde yeni olan Azadi Partisi, Haziran 2019’da kuruluşunu deklare etti. Parti, 10 Haziran 2012’de Hak, Adalet ve Hürriyet için Kürdistan İslami İnisiyatifi (Azadi İnisiyatifi) ile başlayan yolculuğun getirdiği ayrılık sonrası kuruldu. Azadi İnisiyatifi’nin, Azadi Hareketi adını alması sonrasında hareketi oluşturan isimlerin İslami konulardaki yorum ve tutum farklılığı sonucu bölünme yaşandı. Azadi Hareketi’nden ayrılan Ayetullah Aşiti, Azadi Partisi’ni kurdu. Azadi Partisi, tıpkı Azadi İnisiyatifi ve Azadi Hareketi gibi ismini 1925’te yaşanan Şeyh Sait ayaklanmasını organize eden Azadi Örgütü’nden alıyor. İslami bir çizgide siyaset yürüten Azadi Partisi, bağımsız bir Kürdistan’ı savunuyor. Partinin lideri Ayetullah Aşiti, Kürt medreselerinde eğitim görmüş bir isim. Yol ayrılığı yaşadığı arkadaşları tarafından “modernist” olma eleştirileri yapılan Aşiti, bu eleştirilere karşı tutumunu “İslam’a mezhepler üstü bir bakış” olarak ifade ediyor. Mezopotamya Ajansı’ndan Mehmet Şah Oruç’a konuşan Azadi Partisi Genel Başkanı Ayetullah Aşiti, Kürtlerin ulusal birliğine de yine İslami bir bakış açısıyla yaklaşıyor. Kürtlerin ulusal mücadelesini “kavmiyetçi” olarak değerlendiren kimi İslami kesimlerin bu bakış açısına karşı çıkan Aşiti, ulusallığın kavmiyetçilik olmadığı fikrini savunuyor.
İslam ve ulusallık
Ulusal Birlik Çalışmaları’nda yer alan ve “İslam dini ulusallığa karşı değildir” diyen Azadi Partisi Genel Başkanı Ayetullah Aşiti, gerekli olduğunu ifade ediyor. Günümüzde ulus kavramının farklı anlaşıldığını söyleyen Aşiti,”Ulus ayrıdır, ulusçuluk ayrıdır. Ulusçuluk, bugün Türklerin ‘Ne mutlu Türküm’ dediğidir. Bu ulusçuluktur. Türkler herkesten daha üstündür, iyidir demek yanlıştır. İslam’da bunun yeri yoktur. Peygamber efendimizin eleştirdiği nokta da burasıdır. Ama akrabalardan ve halkından oluşan ulus, Kur’an’ı Kerim’in istemidir. İslam dini ulusalcılığa karşı değildir. Kavim ayrı, kavmiyetçilik ayrıdır. Resulullah efendi diyor ki; ‘İslam dini eksikliği gidermek için ortaya çıkmıştır.’ Biz de diyoruz ki; Kürtlerin bugün eksiklikleri çoktur. Bu yüzden çalışmalarımız ve çağrımız bu eksikliği ortadan kaldırmaktır” dedi.
‘Kürt halkının ihtiyacı’
Kürt ulusal birliğe dair yaklaşımlarını bu sözlerle dile getiren Aşiti’nin birliği sağlayacaklarına dair inancı da yüksek. Bu yönlü çalışmaların canı gönülden yapılması halinde sonuç alıp, başaracaklarını söyleyen Aşiti, “Kuran-Kerim Allah diyor ki; ‘Eğer birbirinize yardım ederseniz Allah da size yardım eder.’ İslami kavramların çoğu istismar edildiği için bir şey söylediğim zaman açıklama gereği duyuyorum. Mesela Allah’ın yardımı nedir? Kürt halkının ihtiyaçları vardır, bu ihtiyaçların karşılanmasıdır. Allah’ın yardımı demek, halka yardım etmek demektir. Bugün Ortadoğu’da Kürtlerden daha fakir bir halk yoktur. Bizim inancımız odur ki, ‘Birbirinize yardım ederseniz Allah da size yardım eder’ cümlesinde geçtiği gibi Kürt halkı her şeyden önce kendi kendine yardım etmelidir. Eğer kendilerine yardım ederlerse, Allah da onları başarıya götürecektir” ifadelerini kullandı.
‘Kim zalim?’
Aşiti, Kürtlerin bölünmüşlük halinin ise beraber hareket ettikleri güçlerin kendilerine ihanet etmesi sonucu olduğu düşüncesinde. “Kürtlerdeki parçalanmışlık, ‘İslam’ adı altında düşmanları tarafından yapılmıştır. Türkler, Araplar ve Farslar yapmıştır” diyen Aşiti, sözlerine şöyle devam ediyor: “O paslanmış zihniyet diyor ki; ‘Eğer biz devlet kurarsak İslamiyet’ten kopacağız.’ Bundan daha büyük bir yanılgı olamaz. Dilimizi yasaklıyorlar. Kürt ve Kürdistan’a ait bütün kültürü, paramparça etmişlerdir. Zalim olan onlardır, biz miyiz? Kürt Müslümanlar artık uyanmalı ve artık buna kanmasınlar. İslam dini bunun tam tersidir. İslam dininde birlik vardır. Bin yıldır Kürdistan parçalanmış. Bir iki senede bunu çözemeyiz. Ama ‘bu mümkün değil’ diye de bir şey yoktur. Mümkündür ama zahmetlidir. Eğer Kürtler, dürüstçe yaklaşırlarsa, ‘Biz bu sorunumuzu çözeceğiz’ derlerse, çözerler. Yani mühim olan başlamaktır. Başlayınca gerisi çorap söküğü gibi kendiliğinden gelir.”
‘Bizim kırmızı çizgimiz insanlıktır’
Aşiti, her ne kadar geç kalınmış bir adım olsa da tüm Kürt parti ve yapıların Ulusal Birlik Çalışması’na sahip çıkması gerektiğini önemle belirtiyor. Ulusal birliğin önünde tek bir engel olduğunu söyleyen Aşiti, o engelin de siyasi yapılar arasındaki “güvensizlik” hali olduğunu kaydetti. Ancak zamanla bu halin aşılacağı inancından olan Aşiti, Kürt meselesinin bir anda çözülecek bir sorun olmadığının altını çiziyor. Aşiti, nedeni ise şöyle açıklıyor: “Eğer bugün bir masanın etrafında 10 parti gelebilirsek ve kararlar alınırsa, senin itirazın varsa o masada müdahale etme hakkın var. Kızarak veya küserek bu sorunlar çözülmez. Bazıları benim kırmızı çizgim bu, diğeri de bu diyor. Herkes kırmızı çizgisinden vazgeçmelidir. Bizim kırmızı çizgimiz insanlıktır. İnsana zararlı olan hiçbir şeyi kabul etmeyiz. Başka da hiçbir kırmızı çizgimiz yoktur” dedi.
DİYARBAKIR