Kanal İstanbul Projesi’ne karşı çıkılması gerektiğini söyleyen İstanbullular, Projenin İstanbul’a herhangi bir katkısı olmayacağını ve bir rant projesinin olduğunu belirtti
İlk olarak 2011 yılında dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından açıklanan Kanal İstanbul Projesi tartışmaları son günlerde hükümet ve medya eliyle yeniden gündemde. Bir çok kesimin yandaşlara milyarlarca lira rant sağlanacağı ve doğanın alt üst edileceği için karşı çıktığı proje için uzmanlar “felaket olur” uyarısı yapıyor.
‘Kanal İstanbul yapılmamalı’
Mezopotamya Ajansı’nın mikrofon uzattığı emekli İbrahim Yılmaz, projenin bilim insanları tarafından sakıncalı olarak nitelendirildiğini bu yüzden yapılmaması gerektiğini ifade ederek, “Muhalefet bu yapılmaz dedikçe Erdoğan inadına ‘Yapılacak’ diyor. Bunu kamuoyuna sunsunlar. Bir anket yapılsın, çoğunluk ne diyorsa onu yapsınlar. Uzmanlar ne diyorsa ona bakmak lazım” dedi.
‘Rant projesi’
Projenin İstanbul’a herhangi bir katkısı olmayacağını dile getiren Altan Aygün ise, “Basından dinlediğimiz kadarıyla da rant olayı olduğunu düşünüyorum. Üniversite hocalarını dinlediğimiz, okuduğumuz zaman da projenin yanlış olduğunu görüyoruz” diye belirtti.
‘Ekonomiyi olumsuz etkileyecek’
Projeyle birlikte İstanbul nüfusunda artış yaşanacağına dikkat çeken Habip Ulutekin ise şöyle dedi: “Zaten görüyoruz İstanbul’un ne kadar kalabalık olduğunu, ne kadar yoğun bir şehir olduğunu daha da kalabalığa gerek olmadığını düşünüyorum. Ekonomik durum ortadadır. Herkes zararda, herkes batıyor. Kanal projesinden de ekonomik anlamda zararlı çıkacağımızı düşünüyorum.
‘Dönüşü yok’
Kanal İstanbul Projesi’nin “cinayet” olduğunu söyleyen Elif İnci, kanalın hayata geçmesiyle Türkiye’nin topografyasının değişeceğini belirtti. İnci, “Gül gibi boğazımız varken yeni bir kanala ne gerek var? O hafriyat nereye dökülecek? O kadar çok sorun olacak ki artı deprem bölgesi, kesinlikle karşıyım ben. Bu iktidar döneminde bunlar normal şeyler ama topyekün karşı çıkmalıyız. Çünkü bunun dönüşü yok” ifadelerini kullandı. Projenin aslında İstanbul’u bölme projesi olduğunu söyleyen Semra Yılmaz ise itirazlarını şöyle sıraladı: “Trakya’dan bölüyorsun, oradan bir kanal geçiriyorsun, ne olduğu belli değil, ne işe yarayacağı belli değil. Çok kötü bir proje kesinlikle hayır.”
‘İstanbul’un tarihsel yapısına aykırı’
Asgari ücret emeklisi Ergün Bulut da kamu kaynaklarının çarçur edilmesine tepki göstererek, “Devlet bana bin 350 TL ücret veriyor ve kaynak yok diyor. Kanal İstanbul’a kaynağı nereden bulacaklar? Bize gelince neden ‘Kaynak yok’ diyorlar veya EYT’lilere gelince neden ‘yok’ deniyor? Kanal İstanbul’un kısacası emekçilere, işçilere, memurlara hizmet edeceğine inanmıyorum. İstanbul’un tarihsel yapısına da aykırı olduğunu düşünüyorum. Bu yüzden olumlu bakmıyorum” dedi.
Destekleyenler de var
Nereden başlayacağı, nerede biteceği belli olan ve tüm detayları açıklanan proje hakkında, “Proje tam detaylarıyla şekillendirilmedi. Nereden gidilecek, nereye yapılacak” diye konuşan Metin Sübü ise “Recep Tayyip Erdoğan başkan bunu söylemişse bu proje biter. Türkiye için çok büyük bir adım olacağını Avrupa’da da ses getireceğini düşünüyorum” diye belirtti. Projenin doğada yaratacağı sorunlar için ise, “Bugün dünyanın kendisinin eski halini düşündüğümüz zaman, kıtaların birleşikken, zaman içerisinde kıtaların ayrılmasıyla oluşan denizler, boğazlar, kanallar, ekosistemi etkilemediyse küçücük bir boğazın da ben etkileyeceğini düşünmüyorum” ifadelerini kullandı. Projenin nerede başlayıp nerede biteceğini bilmediğini dile getiren Ramazan Altay ise “Başlangıç yerini bilmiyorum ama başarılı olacak inşallah. Türkiye için iyi olacağını düşünüyorum. Gayet iyi olacak. Zaten bugüne kadar da yapılan her şey Türkiye için iyi olmuştur” dedi.
Kaynak: MA