İSİG Meclisi çalışanları, AKP iktidarı ile işçi intiharlarının arttığını söyledi. İSİG çalışanları, ‘İşçi intiharlarını tetikleyen en büyük etmen ekonomik kriz, yoksulluk ve işsizlik. İnsanlar, çıkış yolu bulamadığı için intihara yöneliyor’ dedi
Yadigar Aygün/ İstanbul
Ekonomik kriz ile birlikte işçilerin çalışma koşulları giderek kötüye gidiyor. Uzun saat çalışma koşulları, baskı ve mobbing işçileri intihara sürüklüyor. İşçi Sağlığı Güvenliği Meclisi Genel Koordinatörü Murat Çakır ve İSİG İzmir Meclisi üyesi Mustafa Güven işçi intiharlarını gazetemize değerlendirdi.
Kriz intihara sürüklüyor
AKP döneminde işçi intiharların arttığına dikkat çeken KESK İzmir Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü ve İSİG İzmir Meclisi üyesi Mustafa Güven, işçi intiharlarının iş cinayeti kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini söyledi. Güven şunları söyledi: “İşçi intiharlarını tetikleyen en büyük etmen ekonomik kriz, artan yoksulluk ve işsizlik. İnsanlar, bir çıkış yolu bulamadığı için intihara yöneliyor. AKP döneminde TÜİK verilerine baktığımızda geçim zorluğu sebebiyle 2002-2018 yılları arası incelendiğinde 4 bin 481 kişinin intihar ettiği ortaya çıkmaktadır. 2008 küresel krizinin teğet geçtiğinin söylendiği yıllardan itibaren geçim zorluğundan kaynaklı intihar sayılar nispeten artış halinde. Geçim zorluğundan kaynaklı olarak 2006’da 215 kişi intihar etmişken, 2008’de 289 kişi, 2009’da 318 kişi intihar etmiştir. Bu intiharların hepsinin yoksul olmasından veya iş bulamadığından ya da borçlarını ödeyemediğinden yaşandığını tespit ediyoruz. Biz İSİG Meclisi olarak bu intiharların krizin, yoksullaşmanın, hak kayıplarının yaşanmasını iş cinayeti olduğunu savunuyoruz.”
‘İşçi cinayeti sayılmalı’
Güven, ekonomik kriz ile birlikte işçi sağlığı ve güvenliğinin ihmal edilmesi sonucunda işçi intiharlarının arttığını söyledi. İşçi sağlığı ve güvenliği yasası olmasına rağmen yasaların uygulanmadığına dikkat çeken Güven, “Yaptıkları yasayı bile uygulamayan, denetlemeyen bir iktidar var. Yasanın eksiklikleri olmasına rağmen o yasa bile uygulansa, birtakım koruyucu önlemler alınsa, işçilerin çalışma koşulları iyi olsa intihar vakaları önemli oranda azalacak” diye konuştu.
‘Politik ve sosyal cinayet’
Giderek derinleşen ekonomik kriz ile birlikte yoksulluğun arttığını belirten İSİG Genel Koordinatörü Murat Çakır ise, işçilerin intihara sürüklendiğini söyledi. Yoksulluktan kaynaklı intiharların politik ve sosyal cinayet olduğunu vurgulayan Çakır, “İntiharlar, toplumun geldiği siyasal ekonomik sosyal olarak çöktüğünün ve çürümüşlüğün bir göstergesi. Aşırı derecede bir yoksullaşma var. İşçiler, her an işsizlik baskısı ile karşı karşıya. Maaşlar düşürüldüğü noktada dahi işçi sesini çıkaramıyor. Uzun saat çalışma koşulları işyeri intiharlarını artırıyor. İşçiler daha fazla baskı ve mobbing ile karşı karşıya kalıyor. Birçok insan kredi borçlarını ödeyemiyor. Enflasyon rakamları karşısında maaşlar eriyor. Nasıl geçinecek bu insanlar” dedi.
Vicdansızlıkta sınır tanımadılar
Adana Seyhan’da 17 Aralık’ta, bir portakal bahçesinin kenarında bir kişinin cansız bedeni bulunmuştu. Yapılan soruşturma sonucunda Mustafa El Recep’e ait olduğu belirlenen cenazenin yakınındaki plastik geri dönüşüm fabrikasında çalışanlar tarafından işyerine zarar geleceği ve başlarının belaya gireceği düşüncesiyle yol kenarına bırakıldığı ortaya çıktı. Gözaltına alınan dört kişi sorgusunda Recep’i öldürmediklerini, 15 Aralık’ta fabrikaya geldiklerinde tavana asılı cansız bedenini bulduklarını iddia etti. Adliyeye sevk edilen şüphelilerden işyeri sahibi Sekan M. ile fabrikada ustabaşı olarak çalışan Savaş İ. tutuklanırken, diğer iki kişi ise adli kontrolle serbest bırakıldı. Recep’in 2 yıl önce Halep’ten Türkiye’ye geldiği belirlenmişti.
En az bin 606 cinayet!
Geçtiğimiz Kasım ayında 126 işçinin yaşamını yitirdiğini raporlayan İSİG Meclisi verilerine göre 2019’un ilk 11 ayında en az bin 606 işçi iş cinayetinde hayatını kaybetti.
İskeleden düşen işçi öldü
Kocaeli İzmit’te yapımı devam eden Şehir Hastanesi inşaatında çalışan Harun Barak, iskeleden düşerek hayatını kaybetti. Ağır yaralanan ve hastaneye kaldırılan Barak tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı.