HDK Eş Sözcüsü Gülistan Kılıç Koçyiğit, Türkiye’de Kürt sorunu çözülmeden hiçbir sorunun çözülemeyeceğini söyledi ve İmralı’yı işaret ederek Öcalan’ın ‘Ben bir haftada çözerim’ sözlerini hatırlattı
Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Eş Sözcüsü aynı zamanda da Halkların Demokratik Partisi (HDP) Muş Milletvekili Gülistan Kılıç Koçyiğit, PKK Lideri Abdullah Öcalan’a uygulanan tecrit, HDP’li belediyelere atanan kayyumlar, erken seçim tartışmaları ve ortak mücadele konularını değerlendirdi.
PKK Lideri Abdullah Öcalan’a 1999’dan beri tecridin sürdürüldüğünü söyleyen Koçyiğit, İmralı’nın cezaevleri konusunda bir laboratuar niteliğinde kullanıldığına işaret etti. Koçyiğit, “Birçok uygulama aslında ilk önce İmralı’da denenmiş, uygulanmış ve daha sonra birçok cezaevinde yaygınlaştırılmaya, bütün bir ülke sahasında da yayılmaya başlamıştır” dedi.
‘Çözümsüzlükten besleniyorlar’
Kürt sorunun çözümünde kritik öneme sahip olan PKK Lideri Öcalan’ın, “Kürtlere yer açmaya çalışıyorum gelin Kürt sorununu çözelim. Bir haftada çatışma durumunu, ihtimalini ortadan kaldırırım diyorum. Ben hazırım. Ancak devlet de devlet aklı da gereğini yapmalıdır” sözlerini hatırlatan Koçyiğit, Kürt sorunu çözülmeden Türkiye’de hiçbir sorunun çözülemeyeceğine vurgu yaptı. İmralı tecridinin “çözümsüzlük” aklının ürünü olduğuna dikkati çeken Koçyiğit, “Kürt sorunu bu ülkenin kadim sorunlarından birisidir. En çetrefilli, en derin sorunlarından birisidir; ama çok da hızlı bir şekilde çözülecek sorunlarından birisidir. İşte bugün İmralı’da tecrit uygulayan çözümsüzlük aklıdır. Bir haftada çözecek aklın, sesin, duygunun, düşüncenin toplumla buluşmasını istemiyorlar. Çünkü onlar çözümsüzlükten besleniyor” diye belirtti.
‘AKP, yeni bir rejim kuruyor’
HDP’li belediyelere yönelik kayyum politikasını da değinen Koçyiğit, AKP’nin kayyum politikasıyla birden fazla amaca ulaşmaya çalıştığını işaret etti. AKP’nin İttihat ve Terakki’nin zihniyetini devralıp “dincilik” ile buluşturduğunu söyleyen Koçyiğit, “Yeni bir rejim ve devlet kuruyor. AKP burada ikili bir düzen kurmak istiyor. Birinci kendisi olacak. İkincisi de kendisinin kontrol edebileceği bir muhalefet odağı olacak. Görüntüde bir muhalefet yaratacak, onun çizdiği sınırlar içerinde o muhalefet siyaset yapacak. Bu anlayışı tüm Türkiye’ye yaymak istiyor. Bu düzen karşısında duran engelleri de kaldırmak istiyor” diye konuştu.
‘HDP yayılırsa AKP’nin yaşam alanı kalmayacak’
HDP’nin özgürlüğün, demokrasinin ve eşitliğin her alana yayılması için gece gündüz çalıştığını söyleyen Koçyiğit, “AKP ondan belediyelere kayyum atıyor. Çünkü HDP yayılırsa kendisine yaşam alanı kalamayacağını görüyor. Çünkü toplum başka bir yaşamın ve yerel yönetimin mümkün olduğunu, ranta, talana, yolsuzluğa, hırsızlığa dayanmayan bir belediyecilik hizmetinin gerçekleşebildiğini görmüş olur. AKP’yi en ürküten şeylerden birisidir bu. Onun için de kayyum atayarak, aslında bu ideolojik bakışımızı, paradigmamızın, perspektifimizin yerel yönetimlerde hayat bulmasını engellemeye çalıştığını ifade edebiliriz” diye belrtti.
‘Savaştan ve kandan beslenen akıldan kurtulmak gerekiyor’
Erken seçim için zemin olduğunu ifade eden Koçyiğit, savaştan ve kandan beslenen akıldan kurtulmak gerektiğini vurgulayarak, “ Sürekli savaştan ve kandan beslenen akıldan kurtulmak gerekiyor. Bu akıldan kurtulmanın yönü de tabi ki bizim açımızdan siyasetçiler olarak demokratik siyaseti yürüten kişiler olarak bir sandıktır. Yani bir sandık seçeneği dışında biz bu yönetimin açıkçası değişeceğini düşünmüyoruz. Onun için yeniden topluma gitmek ve yeniden toplumun aslında bütün bu savaş, yolsuzluk, kayyum politikalarını oynatmak ve oradan toplumun feraseti ile toplumun desteğini bu iktidarı tasfiye etmek bizim açımızdan en önemli hedeflerden birisidir” dedi.
‘Yarın seçim olacakmış gibi hazır olunmalı’
Bir seçim olması durumunda AKP’nin büyük bir yenilgiyle karşı karşıya kalacağını belirten Koçyiğit, “Krizin her geçen gün arttığı, üretemeyen, yoksullaşan, kaynaklarını her gün bir avuç yandaşa ve savaşa akıtan bir Türkiye’de 3 yıl sonra AKP’nin kazanma gibi bir şansı olmayacaktır” diye belirtti. AKP’nin mevcut politikalarından tüm kesimlerin rahatsız olduğunu belirten Koçyiğit, erken seçim çağrısına destek verdiklerini ve demokrasi güçlerinin yarın bir seçim olacak gibi hazır olması gerektiğini vurguladı.
Ortak mücadele çağrısı
Muhalefetin kendisini her alanda örgütleyip güçlendirmesi gerektiğini belirten Koçyiğit, son olarak şunları söyledi: “Bütün farklılıklarımızı bir kenara bırakarak, gerçekten bugünün faşizmine karşı mücadelede birleşmemiz gerekiyor. Faşizme karşı tek yürek, tek cephe oluşturmamız gerekiyor ki, önce biz bu faşizmi yıkalım. Sonrasında da demokratik halk ve demokratik iktidar açığını ortaya çıkaralım. Toplumda önümüzü açacak muazzam bir enerji var. İşte 31 Mart ve 23 Haziran seçimleri, Kaz Dağı mücadelesi, Kürdistan’da kayyumlara karşı mücadele, kadın kırımına karşı mücadele bunun göstergesi. Gerçekten toplumda çok ciddi direniş odakları var. Ama bugün bizlere düşen, bu direniş odaklarını buluşturmak. Türkiye’de demokratik birlik önümüzü açacaktır. Onun için ortak mücadelede buluşmamız gerekiyor.”
Kaynak: MA