Antep L Tipi Cezaevi’nde kalan Gülistan Al, kendisiyle görüşen İHD’li avukatlara yaşadıkları hak ihlallerini bir bir aktardı. Al, gardiyanların tehditlere maruz kaldıklarını söyledi
İnsan Hakları Derneği (İHD) Adana Şubesi Hapishaneler Komisyonu üyesi avukatlar, 17 Aralık’ta Antep L Tipi Kapalı Cezaevi’nde tutulan Gülistan Al adlı tutukluyla görüştü. Tutuklu Al, cezaevinde karşılaştıkları hak ihlallerini anlattı. Al, savcılık ve Adalet Bakanlığı gibi resmi kurumlara gönderdikleri dilekçe ve mektupların cezaevi idaresince “Kurum güvenliğini tehlikeye düşürüyor” denilerek, işleme alınmadığını ve imha edildiğini belirtti.
‘Askeri nizamda yürüme uygulaması dayatılmakta’
6 kişilik koğuşta 10 kişinin kaldığını, hasta ve yaşlı tutukluların olduğunu söyleyen Al, şunları aktardı: “Haftada bir gün olan revir hakkımız, 2 haftada bir gün yapıldı. Yaşlı ve hasta olan annelere ilaçları geç veriliyor. Koğuş 6 kişilik olduğu için demirbaşlar da 6 kişiye göre sayıca ayarlanmış olduğundan yaşlı ve hastalar için ekstra battaniye, elbise dolabı gibi eşyalar verilmemektedir. Ailelerle yapılan açık-kapalı görüşler 30 dakikayla sınırlanmaktadır. Spora, revire, hastaneye, görüş vb. yerlere giderken tek sıra halinde askeri nizamda yürüme uygulaması dayatılmaktadır.”
Keyfi kısıtlamalar
Kırtasiye malzemelerinin kantinde satılmadığını ve dışarıdan gelenlerin de içeriye alınmadığını dile getiren Gülistan Al, renkli kalem ve kağıtların kendilerine yasaklandığını, sosyal ve kültürel faaliyetlerden yararlandırılmadıklarını ifade etti. Tutuklu Al, şunları söyledi: “Kantinden almak istediğimiz yiyecekler, içecekler ve insani ihtiyaç malzemeleri, ‘Diğer koğuşlara dağıttık, size gelene kadar bitti’ denilerek, keyfi kısıtlamaktadırlar. Ayrıca elbise sayı kotası da usulünce uygulanmamaktadır. Hava koşullarından dolayı yazlık kıyafetlerimizi verip, yerine kışlık kıyafet almamıza izin verilmemektedir. Hava ne kadar soğuk olursa olsun en fazla 2 kazak kotamız var.
İnfaz memurlarından tehdit
13 Aralık 2019 tarihinde koğuşta bulunan 2 arkadaşımıza kargo geldi, ancak ‘kimlik kartı uygulaması’ dayatılarak arkadaşlarımıza keyfi şekilde kargoları verilmedi. İnfaz koruma memurlarının sözlü hakaretlerine maruz kaldık. ‘Siz kimsiniz? Sizi gebertiriz, sizin yeriniz belli; siz suçlusunuz’ denildi. Aynı zamanda fiziki müdahalede bulunularak, kargoyla ilgili yaşanan tartışmadan sonra koğuş kapısı üzerimize kapatıldı. Müdürle yaptığımız görüşmeden sonra kargolarımızı teslim alabildik. Siyasi kadın mahpus olduğumuzdan ötürü ayrımcı bir politika izlenerek, kanuni haklarımızdan keyfi bir şekilde yoksun bırakılmaktayız.”
Kaynak: MA