Kadınların, cinayet ve şiddetin önlenmesi talebiyle yaptığı çağrılar Adalet Bakanlığını harekete geçirdi. Bakanlık, 6284 sayılı kanun ve İstanbul Sözleşmesi’nin etkili uygulanması için gerekli maddeleri sıraladı
Kadına yönelik cinsel saldırı, tehdit, cinayet her geçen gün artarken, kadınlar devletin ve mahkemelerin kadınları koruyacak yasaları harekete geçirmesi için mücadele etmeye devam ediyor. Kadınlar, aile içi şiddetin önlenmesi, çocuklara yönelik istismarın son bulması için 6284 ve İstanbul Sözleşmesi’nin uygulanmasını talep ediyor. Bu çağrı ve mücadele sonucunda Adalet Bakanlığı harekete geçerek genelge yayınladı. Buna göre; Aile İçi ve Kadına Yönelik Şiddet Büroları’nın yaygınlaştırılması ve şiddet vakalarına bu bürolardaki uzman savcıların bakması ifadeleri genelgede yer aldı. 6284 sayılı kanun ve İstanbul Sözleşmesi’nin hatırlatıldığı genelgede maddeler halinde yapılması gerekenler belirtildi.
Kadınların hayati tehlikesinin bulunması halinde talep aranmaksızın geçici koruma altına alma tedbiri uygulanacak. Genelgeyle, şiddet uygulayana yönelik öfke kontrolü, stresle başa çıkma konularında eğitim, rehabilite, tedavi, muayene tedbirleri talep edilebilecek.
Adalet Bakanlığı tarafından Cumhuriyet Başsavcılıkları’na gönderilen genelgede, “6284 sayılı Kanun kapsamında verilen tedbir kararlarının, Kanunun amacı dikkate alınarak uygulanması için;
a) Cumhuriyet savcılığınca önleyici ve koruyucu tedbir talebinde bulunulması hâlinde, mahkemece verilen tedbir kararlarının takip ve denetimi açısından ilgili kurumlara ve kolluğa iletilmesi için Cumhuriyet savcılığına gönderilmesi,
b) Kolluk birimleri, ilgili şahıs ya da mülkî amir tarafından doğrudan hâkim ya da mahkemeden talep edilen önleyici ve koruyucu tedbir taleplerinin Cumhuriyet savcılığı aracı kılınmaksızın gereği için doğrudan hâkim ya da mahkemeye gönderilmesi,
c) Önleyici tedbir kararlarının uygulanmasının kolluk birimleri marifeti ile izlenmesi,
ç) Tekrarlanan şiddet olaylarına karşı gerekli önleyici ve adli müdahalelerin yapılması bakımından, soruşturmanın başlangıcından infazın tamamlanmasına kadar tedbir uygulamalarının takibinin etkin bir şekilde yapılması,
d) Verilen tedbirlerin kararda öngörüldüğü şekilde yerine getirilip getirilmediğinin, sürenin bitimi beklenmeden 6284 sayılı Kanuna İlişkin Uygulama Yönetmeliği’nin 35’inci maddesinin beşinci fıkrası uyarınca titizlikle incelenmesi ve gereğine tevessül edilmesi,
e) Koruyucu ve önleyici tedbir taleplerinin kabulüne dair kararların, mahkeme tarafından şiddet uygulayana ve korunan kişiye tebliğ edilmesi, talebin reddine dair kararların ise yalnızca talepte bulunana tebliğ edilmesi,
f) Korunan kişi hakkında barınma tedbirine hükmedilmesi hâlinde tebliğin yapılması için kararın ŞÖNİM’e gönderilmesi,
g) Tedbirlere ilişkin başvurular ile bu başvuruların kabul ya da reddine dair kararların ŞÖNİM’e UYAP üzerinden bildirilmesi” ifadeleri yer aldı.
HABER MERKEZİ