Hasankeyf Koordinasyonu, ‘Yıkım ve Mücadele Ekseninde Hasankeyf’ başlığıyla İstanbul’da panel düzenledi. Panelde tüm itirazlara rağmen bir şeyin değişmediğine vurgu yapıldı
Hasankeyf Koordinasyonu, “Yıkım ve Mücadele Ekseninde Hasankeyf” başlığıyla İstanbul Karaköy’de bulunan Türk Mühendis ve Mimarlar Odası Birliği (TMMOB) Büyükkent Şubesi’nde panel düzenledi. Moderatörlüğünü mimar Mücella Yapıcı’nın üstlendiği panele, mimar-koruma uzmanı Zeynep Ahunbay, arkeolog Nevin Soyukaya ve Hasankeyf’i Yaşatma Girişimi’nden Agit Özdemir ile ekolojistler katıldı.
Hasankeyf’i Yaşatma Girişimi’nden Agit Özdemir, “Dünden bugüne mücadele” başlığıyla yaptığı sunumda, ulusal ve uluslararası birçok kurumla diyalog kurarak Hasankeyf’i yaşatmak için çaba harcadıklarını belirterek, Türkiye’deki ekoloji örgütlerinden bağımsız hareket etmediklerini söyledi. Hasankeyf için yaptıkları eylem ve etkinlikleri anlatan Özdemir, ana akım medya ve iktidar tarafından mücadelelerinin illegalize edildiğini ifade etti.
‘Değişen bir şey olmadı’
Mimar Zeynep Ahunbay, Batman’da Hasankeyf için düzenlenen bir toplantıya eski Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay’ında katıldığını hatırlatarak, “Kendisine niye bu projeyi engellemediğini sorduğumuzda, ‘ben projeyi geciktirdim’ cevabını aldık. Türkiye ve yurtdışında yapılan etkinliklere rağmen devletin bir adım atmaması, doğal varlıkların korunması için uygulamaların yeterli düzeye ulaşmaması, doğal karşılanacak bir durum değildir. Devlet tarafından taşıma projelerinin olduğunu biliyoruz. Açılan davalar olsa da geri dönüşler olmadı. Taşınmaya karşı açılan davalarda 3 bilirkişi seçilmişti. Bilirkişilerin hazırladığı raporlarda taşınmasının mümkün olduğu dile getirilmişti. Buna itiraz edilmesine rağmen değişen bir şey olmadı” dedi.
12 bin yıllık yerleşim yeri
Mezopotamya’nın sahip olduğu coğrafik özellikler nedeniyle Hasankeyf’in her daim özel bir yaşam alanı olduğunu dile getiren arkeolog Nevin Soyukaya ise, “Dicle çok önemli bir ticaret yoludur. Kelekler ile Güney’e ürünler taşınır. Kaşiyar dağları aşılarak Hasankeyf üzerinden Diyarbakır ve daha kuzeye taşınırdı. Bu ticaretle kültürlerin daha gelip geçici olduğu durumunu ortaya koyuyor. Buralarda çok kültürlü, dinli, dilli, inançlı kentler yaratıldı. Ilısu barajının altında kalacak yerlerde arkeolojik yerlerin yoğunluğu daha fazla. Ticaretin geçiş yolları buralarda. Bu kent 12 bin yıldır yerleşim yeri” diye konuştu.
Hasankeyf’ten geldi
Hasankeyf’ten gelen 10 yaşındaki Can Dozdar Aydın, Hasankeyf’in tarihi bir yerleşim yeri olduğunu vurgulayarak, buna rağmen sular altında bırakılmasına dikkati çekti. 12 bin yıldır tarihi önemini koruyan Hasankeyf’in yıkılmasını esefle karşıladığını belirten Aydın, “Hasankeyf hak etmediği bir muamele ile karşılaşıyor. Hasankeyf’in sonsuza kadar bu dünyada durması lazım. Hasankeyf, insanlığın ilk yerleşim yerlerinden biridir.
Panel soru-cevap bölümüyle sona erdi.
İSTANBUL