Kadın Yazısı ekibi yazar Duygu Asena anısına panel düzenledi. Asena’nın, kendi çağının cesur kadını olduğunu belirten Prof. Dr. Berktay, ‘Eril iktidar açısından korkutucu bir figürdü’ dedi
Kadın Yazısı ekibinin katkılarıyla, “Duygu Asena Anısına: Kadınların Yaşam Öyküleri, Feminist Pedagoji ve Politika” başlıklı panel düzenlendi. Panel, İstanbul Fatih’te bulunan Kadın Eserleri Kütüphanesi ve Bilgi Merkezi Vakfı’nda düzenlendi.
Panelin ilk oturumuna Prof. Dr. Fatmagül Berktay, Sosyolog Seran Demiral, Yazar Handan Koç ve yazar Eser Köker katıldı. Prof. Dr. Fatmagül Berktay, 1970’li yılların sonrası günümüze kadar kadınların gündelik deneyimlerinde yaşanan sorunlara dikkati çekti. Ataerkil iktidar sistemin kadın ve erkekleri bir kalıba soktuğunu belirten Fatmagül, “Sistem bu kalıpları uymayanları da cezalandırıyor. Bu nedenle kalıplara direnmek, sınırları zorlamak cesaret istiyor” dedi.
‘Asena, kendi çağının cesur kadınıydı’
Fatmagül, “Asena’yı tanıma fırsatım oldu. Asena, eril iktidar açısından aslında korkutucu, bozguncu bir figürdü. Asena, feminist teoriyle ne kadar tanışmıştı bilmiyorum ama gündelik yaşamdan çıkardığı deneyimle isyan etmeye cesaret etmişti o yıllarda. Kendi çağının cesur kadınıydı. Hepimizin bir bilince ihtiyacı vardı ama Duygu Asena’nın bir bilinci vardı” ifadelerini kullandı.
Kadınca Dergisi’ni 1 Aralık 1978’den 1 Mart 1992’ye kadar Duygu’nun yönettiğini söyleyen Fatmagül, “Kadınca Dergisi bildiğimiz dergilere benzemiyordu. Geleneksel klişelere karşı çıkıyordu. Cinsellikten tecavüze, ayrımcılıktan eşitsiz toplumsal cinsiyet ilişkilerine varan çok geniş bir yelpazede sorunlarını gündeme getiriyordu. Aynı zamanda kadınlar arasındaki farklılıkları da gündeme getirmeyi başarıyordu” diye belirtti.
Eşsiz cesaret ve disiplin
Yazar Handan Koç da, Kadınca Dergisi’ni kadınca yapan etkenin Asena’nın eşsiz cesareti ve disiplinli çalışması olduğunu söyledi. Kadınca Dergisi’nin okurlarıyla gönül dostluğu kurduğunu ifade eden Handan, bunda Duygu’nun payına dikkati çekti.
İkinci oturumda sunumlar yapıldı
İkinci oturumda yazar İpek Şahbenderoğlu, Melike Koçak, yazar Zehra Çelenk, Ayizi Yayınevi Editörü Neslihan Cangöz ve Zeynep Gülru Göker konuşmacı olarak katıldı. Konuşmacılar Duygu’nun biyografisi, feminist hareket içerisindeki mücadelesini ve edebiyata kattığı yenilikler hakkında sunumlar yaptı.
Duygu Asena kimdir?
Duygu Asena, 19 Nisan 1946’da İstanbul’da doğdu. Duygu Asena’nın 1987 yılında basılan ilk kitabı Kadının Adı Yok bir yıl içinde 40 baskı yaparak Türkiye’de satış rekoru kırdı. Kitap, 1988 yılında müstehcen içerikli bulunup yasaklandı. İki yıl süren davalar sonunda tekrar basımına izin verilen kitap Atıf Yılmaz tarafından sinemaya uyarlandı. Kadınca ve Kim dergilerinin yayın yönetmenliğini yapan Duygu Asena, yayın hayatı uzun yıllar süren bu dergilerde sürekli olarak kadınların hayatları ve feminizmin mücadele alanları üzerine yazdı.
Duygu Asena “Kadının Adı Yok” kitabından sonra başka kitaplar da yazdı: Paramparça (2004), Aşk Gidiyorum Demez (2003), Aslında Özgürsün (2001), Aynada Aşk Vardı (1997), Değişen Bir Şey Yok (1994), Kahramanlar Hep Erkek (1992), Aslında Aşk da Yok (1989).
Duygu Asena, tedavi görmekte olduğu VKV Amerikan Hastanesi’nde beyin tümörü nedeniyle 30 Temmuz 2006 günü aramızdan ayrıldı.
JinNews