Gündeme getirilen idam tartışmaları, hakkında konuşan avukat Hasan Erdoğan, yaşanan olayların arkasında sosyo-külterel ve siyasi nedenler bulunduğunu belirtti
Uzun yıllardır çocuk hakları alanında çalışma yürüten ve ceza mevzuatına hakim olan avukat Hasan Erdoğan, çocuğa yönelik cinsel istismar vakalarının artmasıyla gündeme getirilen idam tartışmaları, hakkında değerlendirmelerde bulundu. İstismar vakalarına yönelik Türk Ceza Kanunu’ndaki (TCK) en ağır cezaların yürürlükte olduğunu söyleyen Erdoğan, TCK’nin 103. maddesine işaret ederek, “Bu ceza yasamızdaki en ağır ceza. Dolayısıyla burada bir cezai caydırıcılık eksikliği yok” dedi.
Yaşanan olayların arkasında sosyo-kültürel ve siyasi nedenler bulunduğunu belirten Erdoğan, Diyanet İşleri Başkanlığı, müftülükler vb kurumlara işaret ederek, “Yasalara aykırı olmasına rağmen 9 çocukla evlenebileceğine yönelik Diyanet açıklama yapıyor. Müftüler, fetva yayınlıyor. Bu, bir algı oluşturuyor. Cinsel istismar da, bunu bir hak olarak görülmesi sonucu yaşanıyor.
Bu yaşananlar eril, mülkiyetçi zihniyetle ilgilidir. Sanığın psikolojik hezeyanlarıyla değil, toplumsal sebeplerinin araştırılması gerekir” dedi. Yaşanan bu tür olaylarda hükümetin ve kamu otoritesinin ciddi sorumlulukları bulunduğunu belirten Erdoğan, idam gibi tartışmalarla bunun üzerinin örtüldüğünü söyledi. İdam tartışmalarının neden gündeme getirildiğine ilişkin de değerlendirmelerde bulunan Erdoğan, şunları ifade etti: “Siyasi nedenlerle bunu talep ediyor.
Benim hukukçu olarak bildiğim bugüne kadar cinsel istismar veya tecavüzden idam edilen bir sanık yok.” Erdoğan’ın “idam hiçbir zaman cinsel istismarcılara uygulanmadı” sözlerini doğrulayan sayısız örnek var. Şimdi bir yandan idam tartışılırken diğer yandan MHP Lideri Devlet Bahçeli, “kader mahkumlarına” af talep ediyor. Erdoğan, Bahçeli’nin af istediği kader mahkumlarının arasında, “cinsel istismarda bulunan şahısların” bulunduğuna işaret etti.
Kenan Kırkaya/MA-Ankara