Brezilya Maden Egemenliği Hareketi üyesi Camila Mudrek, ‘Rojava’yı ilham verici buluyoruz. Rojava sosyalizmin nüvelerini görebildiğimiz en gerçekçi yer’ dedi
Brezilya’da madenlere karşı yürütülen mücadele ile Rojava’da yaşananlar arasındaki bağlara ve saldırılara yönelik değerlendirmelerde bulunan Brezilya Maden Egemenliği Hareketi üyesi Camila Mudrek, Mezopotamya Ajansı’ndan Erdoğan Alayumat ve Tolga Güney’e emperyalist politikalara karşı sosyalist politikaların savunulması gerektiğini ve Rojava devrimine sahip çıkılması gerektiğini söyledi.
Latin Amerika’da yaşanan çatışmalı süreci geçmiş kolonyalist (sömürgecilik) işgale bağlayan Mudrek, “Brezilya’da madenler ve barajlar en önemli sorunlarımızdan. Madenlerin kendisinin bir sorun olmasının yanında madenlerdeki çalışma koşullarının ağır olması ve yoksulluk işçi sınıfının sorunları. Buna karşı mücadele etmenin ağır bedelleri var” dedi. Türkiye gibi kimlik sorunları ile mücadele ettiklerini söyleyen Mudrek, “Sınıf mücadelesini kimliklerin sömürülmesinden ayrı düşünemeyiz. Sınıf mücadelesi demek patriarkal sistem karşısında kadınların yanında, milliyetçilik karşısında halkların yanında ve 200 yıldır süren ırkçılık karşısında dik bir şekilde durabilmektir” diye belirtti.
‘Rojava ilham verici’
Ortadoğu ile ilişkilerini geliştirdiklerini ifade eden Mudrek, “Enternasyonalizmi savunuyoruz, dolayısıyla dünyanın dört bir yanında olan direnişler hakkında bilgi sahibi olmak ve dayanışmak zorundayız. Yaptığımız bir etkinliğe Rojava’dan temsilci katıldı. Bize Rojava deneyimini aktardı, Rojava’yı ilham verici buluyoruz. Rojava’da üretim araçlarından, yaşam biçimine kadar her şey yeni bir şekil almış durumda. Rojava sosyalizmin nüvelerini görebildiğimiz en gerçekçi yer. Rojava devrimine sahip çıkmalıyız” diye konuştu.
Emperyalizm yıkıma sürüklüyor
“30 yıl sonra nasıl bir yerde yaşamak istediğimiz, bugün ne yaptığımızla ilgilidir” diye devam eden Mudrek, emperyalist politikaların dünyayı ekolojik bir yıkıma götürdüğünü vurguladı. Sosyalist politikaların bu doğal alan tahribatlarını önleyebileceğinin dile getiren Mudrek, şöyle devam etti: “İnsanlar birlik olup, toplumsal bir strateji geliştirmek zorunda. Daha iyi bir dünyada yaşamak gibi bir hedefimiz varsa tüm dünyalılar ortaklaşmalı, birbirimizin politik formasyonundan destek almalıyız. Düşünüyorum ki düşmanımız aynı, adı emperyalizm.”