Ankara Katliamı’nda yaralı kurtulan 16 yaşındaki Z.G.’nin avukatları tarafından açılan tazminat davasının gerekçeli kararı açıklandı. Tazminat ödenmesine şerh koyan üye hakim, devleti değil aileyi kusurlu buldu
Ankara Katliamı’nda yaralanan 16 yaşındaki Z.G.’nin açtığı maddi ve manevi tazminat davasının gerekçeli kararı açıklandı. Ankara 5. İdare Mahkemesi’nde 17 Nisan’da görülen karar duruşmasında, mahkeme; maddi tazminat ödenmesini redderken, manevi tazminatın da kısmen ödenmesine hükmetti. Geçtiğimiz hafta açıklanan gerekçeli kararda manevi tazminat ödenmesi kararına şerh koyan heyet üyesi Ö.A., olayda Z.G.’nin ailesinin kusurlu olduğunu savundu. Ö. A. gerekçesinde şu ifadelere yer verdi: “1999 doğumlu olup olay tarihinde reşit olmayan davacının, herhangi bir olay yaşanmasa dahi bir çocuk için başlı başına birçok tehlikeler barındıran binlerce kişiniz katıldığı bir mitinge götürülmesi ve bu miting sırasında meydana gelen terör olayında manevi olarak zarar görmesinde, davalı idarenin değil öncelikle ve evleviyetle davacının anne ve babasının kusurlu olduğu; bu nedenle davanın manevi tazminat açısından da reddi gerektiği görüşü ile aksi yöndeki çoğunluk kararına katılmıyorum.”
‘Devlet arındırılıyor’
Karara tepki gösteren Avukat Alişan Şahin ise, karara ilişkin bölge idare mahkemesine itirazda bulunacaklarını söyledi. Kararı eleştiren Şahin şöyle konuştu: “Mahkeme biraz daha çabalasaydı, bizi mağdur olduğumuz bu olaydan dolayı borçlu bile çıkarabilirdi. Bu yönü ile mahkeme kararı yargıya güven duygusunu sarsmıştır.” Heyet üyesi Ö.A.’nın azınlık oyu değerlendirmesinin kabul edilemez olduğunu vurgulayan Şahin, son olarak şunları söyledi: “Bu değerlendirme hukuk adına, insanlık adına yapılmış olan vahim ve utanç verici bir değerlendirmedir. Sayın üye bu değerlendirmesi ile tarafsız ve bağımsız hâkim ilkesinden uzaklaşarak, yaşanan bu vahim olaya neredeyse ‘miting’e katılanların sebep olduğu’ sonucuna varabilecek bir yorum katmıştır. Bu yorum tamamen siyasi ve taraflı bir yorumdur. 16 yaşındaki kız çocuğunun mitinge götürülmesinin ebeveynlerinin kusuru olarak görüp devletin asli kusurunu görmezden gelen sayın üye, devleti sorumluluktan arındırma çabası içindedir. Devletin asli kusurluluğunu bu yolla örtmeye çalışma ve sorumsuz kılma çabası içinde olmak tarafsız ve bağımsız hâkim ilkesi ile de bağdaşmamıştır. Böylesi nesnellikten uzak değerlendirme yapan kişinin de bu ülkede hâkim olması utanç vericidir.”
Berivan Altan/Ankara-MA