Hakkında ekonomi yönetimine getirdiği eleştiriler yüzünden dava açılan iktisatçı Mustafa Sönmez, ekonomi yönetimi için eleştirel yorum yapanlara özel hazırlanan yasal düzenleme iddiasına ‘Ekonomi kötü ama kötü demek yasak’ yorumunda bulundu
Sabah Gazetesi’nde köşe yazarı olan Dilek Güngör ekonomiye ilişkin bir yasa hazırlandığını ve bu yasayla ekonomi hakkında ‘yalancı’ yorumlar yapanın cezalandıracağını iddia etti. Ekonomist Mustafa Sönmez ise bu kanun yasallaşırsa ilk yargılanan ‘Bakan Albayrak olur’ yorumunda bulundu
Dilek Güngör’ün “Yalancı çobanlar yandı” diyerek yayımlanan yazısında “Ulusal ekonominin genel yapısına, Türk Lirası’na, makroekonomik büyüklüklere ve finansal göstergelere ilişkin yalan haber yapsanız da söylenti çıkarsanız da yorum yapsanız da rapor yazsanız da ceza alamıyorsunuz… Ancak… Şu günlerde konuyla ilgili bir düzenleme hazırlığı yapıldığını biliyorum” ifadelerine yer verdi.
Hali hazırda Sermaye Piyasası Kanunu’nda bilgi bazlı piyasa dolandırıcılığı yasaklanıyor ve başka bir varlığın değerini temelsiz bir bilgiye dayandırarak etkilemek suç sayılıyor. Ancak Güngör bunun dışında daha kapsamlı bir düzenleme yapılacağını iddia etti.
Hatırlanacağı üzere iktisatçı yazar Musatafa Sönmez’e bir süre önce ekonomi yönetimine dönük eleştirileri yüzünden dava açılmıştı. Sönmez yeni iddialara ilişkin BirGün’e değerlendirmede bulundu. Sönmez şunları ifade etti:
“Böyle bir tasarı yasalaşırsa ilk dava ekonomiden sorumlu damat Berat Albayrak’a açılır. Çünkü ekonomiye ilişkin gerçek dışı veriler öncelikle onun kanalıyla kamuoyuna açıklanıyor. Daha dün (önceki gün) Albayrak ekonominin 2019 yılını pozitif büyümeyle çıkacağını öne sürdü. Böyle bir yasa çıkarsa bu, ekonomik aktörleri yanlış yönlendirmektir. Çünkü resmi veriler açıklandığında göreceğiz ki Türkiye ekonomisi yüzde 0 ya da negatif büyümüş olacak. Bu durumda ekonomiyi yanlış yorumlayan Albayrak’a dava açılması gerekir.
Dünyanın hiçbir yerinde ekonomiyi yorumlayanların bu şekilde bir tehdit altına sokulduğu görülmemiştir. Bu saray rejiminin yeni saçmalıklarından biri olacaktır. Anayasaya, insan hakkına, basın ve medya özgürlüğüne aykırıdır. Dilerim bunu tartışma konusu bile yapmazlar.
Toplumu diledikleri gibi tahakküm altına almaya çalışıyorlar. Ancak bunu başaramayacaklar”