Türkiye’nin ilk kadın genel yayın yönetmeni Gurbetelli Ersöz’ün yaşamını yitirmesinin üzerinden 22 yıl geçti. Ersöz’ün annesi Fatma Ersöz, kızı için, ‘Her ağacın yaprağında, her çiçeğin kokusunda, her kuşun kanadında yaşıyor’ dedi
Türkiye’nin ilk kadın genel yayın yönetmeni Gurbetelli Ersöz’ün yaşamını yitirmesinin üzerinden 22 yıl geçti. Karanlıkları aydınlatma yolunda büyük bir iz bırakan Ersöz, kadın gazetecilere ışık tutmaya ve rehber olmaya devam ediyor. Mezopotamya Ajansı’ndan Hamdullah Kesen’in haberine göre; 7 çocuklu ailede 11 Temmuz 1965 yılında, Elazığ’ın Palu ilçesine bağlı Akbulut (Ziver) köyünde dünyaya gelen Ersöz, 10 yaşına kadar Murat Nehrinin ve Ko-Sipi’nin (Beyaz Dağ) eteklerinde yaşadı.
Öğretmen dilini yasakladı
Gurbetelli Ersöz, dünyaya gelmeden önce babası Talip Ersöz, 1969’da Almanya’nın Duisburg kentinde bir maden ocağında çalışır. Ersöz, dünyaya geldiğinde babası Almanya’da olduğu için kendisine Gurbetelli ismini verir. Baba Talip Ersöz’ün isteğiyle Adana’ya yerleşilir ve ailenin yaşamı 1975 yılından itibaren Adana’da devam eder. Kirmançkî ile karışık Türkçesi nedeniyle okulda dışlanan Gurbetelli Ersöz, ilkokul öğretmenin dilini yasaklaması üzerine dinlediği Kör Şahin hikayeleriyle ilk düşünsel karşı koyuşuna başlar.
Sevgi dolu bir insan
Kitap okumayı ve araştırmayı çok seven Gurbetelli Ersöz, Sağlık Meslek Lisesi yıllarında sağlık eğitimi almasına rağmen araştırma kitaplarına yönelmiştir. İsmail Beşikçi’nin kitaplarını bu yıllarda keşfeder. Kendisini geliştirmekle birlikte hayata faydalı olmayı asla bırakmamıştır. Çevresine, komşularına ve ailesine her zaman yardımcı olmaya çalışır. Çevresinin ve komşularının sevgisini kazanmıştır. Lise yıllarında kendisiyle birlikte yatılı okuyan Türkiye’nin her yerinden gelen öğrencileri hafta sonu ailesinin yanına götürüp, misafir eder. Bu özelliği üniversite yıllarında da devam eder.
İlk kadın yayın yönetmeni
Üniversite yıllarında bilim kadını olma yolunda adım attığı için kimya bölümünde akademisyen olarak göreve başlar. Bu sıralarda kardeşi Orhan Ersöz, Çukurova Tıp Fakültesi’ni kazanınca birlikte okumaya başlarlar. Orhan Ersöz doktor olunca, 1994’te Diyarbakır’ın Eğil ilçesine tayini çıkar. 1994 yılının Ağustos ayında Lice, Kulp ve Hazro üçgeninde çıkan çatışmada 11 arkadaşıyla birlikte yaşamını yitirir. Gurbetelli Ersöz, akademik çalışmalarını yürütürken, 1990 yılında tutuklanarak 2 yıl Malatya Cezaevi’nde kalır. Cezaevi sürecinden sonra, akademik çalışmaları yürütme fırsatı verilmeyen Ersöz, Kürt basınında tanıştığı arkadaşlarının önerisi üzerine Özgür Gündem gazetesinde çalışmaya başlar. Kısa sürede bilgi, birikim, becerisi ve arkadaşlarının desteğiyle gazeteciliği çabucak kavrayan Gurbetelli Ersöz, Türkiye’nin ilk kadın genel yayın yönetmeni olarak arkadaşlarıyla birlikte tarihte bir not düşer.
‘Kızım her yerde’
Gurbetelli Ersöz kardeşi, canı, arkadaşı ve yoldaşı olan Orhan Ersöz’ü kaybettikten sonra 1995’te yönünü dağa çevirir. 1997’de yaşamını yitiren Ersöz’ün annesi Fatma Ersöz, “Her ağacın yaprağında, her çiçeğin kokusunda, her kuşun kanadında, her yağmurun damlasında yaşamaya devam etmektedir” diyerek yad etti. Kızının herkesi ayırt etmeden sevdiğini ve her zaman yardıma hazır bir insan olduğunu anlatan anne Ersöz, “Kızımın çektiği işkence ve acılar halen gözümün önünde. Çocuklarımın hiçbirinin cenazesini alamadım. Onun için ülkemin her toprağında onları arıyorum. Babası kahır çeke çeke öldü. Sıra bende. Ona kavuşacağım günü bekliyorum” dedi.
ADANA