Yurttaşlar Akkuyu’da nükleer santral yerine yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelimesini istiiyor
Mersin’deki yurttaşlar, Gülnar ilçesine bağlı Büyükeceli kasabasının Akkuyu mevkiinde yapımı devam eden Akkuyu Nükleer Güç Santrali’ne karşı olduklarını belirterek, yenilenebilinir güneş ve rüzgar enerji yapımlarının daha mantıklı olacağını söyledi. Mezopotamya Ajansı’ndan Ergin Çağlar’ın aktarımına göre Vedat Tekin adındaki yurttaş, yapılacak olan santralin Akkuyu’da dahi yapılacağı bilgisine sahip olmadığını bildirse de santralin Türkiye’nin sonu olacağını dile getirdi.
Bir yurttaş olarak santralin sadece bir silah olarak gördüğünü aktaran Tekin, nükleer santralin tamamen hükümetin kararı olduğunu vurguladı. Tekin, “Devletin önüne geçemeyeceğimiz için bir şey diyemiyoruz. Ama bu çatlak konusuna eyvah derim. Allah sonumuzu hayır etsin. Santralin yapılmasına gerek yoktu. Ama yine de santralin ne gibi zararlar getireceği bilgisine çok fazla sahip değilim” dedi.
Üniversite öğrencisi Fatma Açıksu da, nükleer santralin zararları konusunda tam anlamıyla bir bilgi sahibi olmasa da santrali bir felaket olarak gördüğünü dile getirdi. Açıksu, “Nükleer santral denince aklıma Çernobil geliyor. Facia yani. Japonya gibi gelişmiş ülkeler Nükleer santral yapımını bırakmış. Bizim Nükleer Santrale geçmemizi anlamıyorum. Santrale hiç gerek yoktu zaten. Hükümetin yaptığı o kadar saçma şey var ki galiba bu da onlardan biri. Bugüne kadar nasıl yaşadıysak öyle de yaşardık. Böylesi tehlikeli bir şeye gerek yoktu. Çatlak olayı da tamamen facia olur” şeklinde konuştu.
Ümmühan Tuna isimli yurttaş ise, nükleer santral yapımının doğaya, insana ve her şeye zarar olarak gördüğünü dile getirdi. Tuna, “Olabilecek zararlarını bilmiyorum ama içimden bir ses olmaması gerektiğini söylüyor. Zaten bu ülke çok fazla gelişmiş bir ülke değil. Japonya gibi gelişmiş ülkeler her şeyi değerlendiren ülkelerdi. Onlar yapsa olur ama bizim için çok erken.”
Geleceğimiz yok ediliyor
Santral yapımının tamamen devlet ideolojisi olarak gördüğünü ifade eden Ahmet Aksoy adındaki bir başka öğrenci de, santral yapımını tehlikeli olarak gördüğünü belirterek, “Devletin enerji üretmeye ihtiyacı var ama daha temiz bir enerji üretimi olabilirdi. Her ne kadar devlet denetiminde olsa da doğanın önüne geçilmiyor. Japonya’da patlayan Fukuşima’yı biliyoruz. Santrallerin yapılmasıyla bütün atıkların okyanusa atıldığını da biliyoruz. Fay hatlarının en az olduğu bir yerde santral yapılıyor olabilir ama hiç bir şey imkansız değil. Santralin yapımı tamamen devletin çıkarıdır. Bunun sebebi de Rusya ile yakınlaşmadır. Devlet politikaları bazen geleceği mahvediyor olabilir. Olası kötü bir durumda evde ölmeyi beklemek olur. Bence daha temiz bir enerji üretimi olabilir. Rüzgar ve güneş enerjileri dururken santral yapımına başlanması yanlış olur” ifadelerini kullandı.
Kimsenin umrunda değil
Nükleer santralin modasının geçtiğini ve olası kötü durumda dönüşü olmayan çok büyük felaketler doğuracağını aktaran Mehmet Güneş, “Olası sızmalarda sadece bu ülke ve yaşadığımız şehir değil bütün Akdeniz ülkeleri zarar görür. Bu bölgede yaşayan doğaya ve insana açıkçası bütün canlılara zarar verir. Daha ucuz enerji üretme modelleri var. Akkuyu’nun yapıldığı Silifke taraflarında sürekli esen rüzgar var. Orada Rüzgar enerjileri ile enerji üretilebilir. Ya da senenin 12 ayında güneş enerjisi üretilebilir. Birçok ülkede nükleer santral üretimi yok. Bu Nükleer Santrallerin yüzyıllara varan zararı olur” şeklinde konuştu. Son olarak Ahmet Şen adındaki yurttaş da, nükleer santralin doğaya ve insana hiçbir yararının olmadığını aktararak, “Bu ülkede asla insan ve doğa düşünülmüyor. Devlet ilk önce yandaşlarını düşünüyor. Kendi iktidarlarını düşünüyor. Seni beni bir başkasını düşünmüyor. Bu santralle insanlar hasta mı olur? Kanser mi olur? Kimsenin umurunda değil”