Kayyum atamalarına karşı Van’da Demokrasi Nöbeti 31inci günde devam ediyor
Kayyum atanmalarını protesto amaçlı Halkların Demokratik Partisi (HDP) tarafından Van’da düzenlenen Demokrasi Nöbeti 31’inci gününde devam ediyor. HDP İpekyolu ilçe binası önünde yapılan nöbette belediye eşbaşakanları, milletvekilleri, Barış Anneleri, HDP’liler, TJA üyeleri ve çok sayıda yurttaş katıldı. “Kayyum idaresi değil halk iradesi” yazılı pankart açılan nöbette, HDP Van Milletvekili Muta Sarısaç konuştu.
‘AKP’nin bırakmış olduğu hiç bir şey yok’
AKP’nin insanlara savaştan ve katliamdan başka verebileceği hiçbir şey kalmadığını belirten Sarısaç, AKP’nin halkın rızasını kaybettiğini ve zor kullanarak ömrünü uzatmaya çalıştığını söyledi. Sarısaç, “Herkes 31 Mart’tan sonra AKP’nin artık şapkasını önüne alıp düşünmesine ve değişmesini bekliyordu. Demokratik kazanımları hiçe sayarak sadece güvenlik eksenli politikalarla, başkasının hayatını karatmayla var etmeye çalışıyor. Var olan tek güç asker, polis, tekeline almış olduğu yani onun noteri gibi çalışan yargı ve onun birer bekçisi gibi çalışan güvenlik güçleri bunların dışında Türkiye’de AKP’nin bırakmış olduğu hiçbir şey yoktur. bunula ömrünü uzata bileceğini düşünüyor” dedi.
‘Zafer direnen halklarındır’
Dünyada devrilen diktatörlerin sonunu hatırlatan Sarısaç, zaferin diktatörlere karşı direnen halkaların olduğunu dile getirdi. Sarısaç, “Bunu eğer gerçekten görmek istiyorsa Augusto Pinochet’e, Nicolae Ceauşescu’ya, Adolf Hitler’e baksın ya da Türkiye’de Kürt sorununu tanımayan işi güvenlik güçleriyle çözmeye çalışan halkın iradesini yok sayarak kendini var etmeye çalışan önceki hükümetlere ve darbelere baksın, hepsini görecektir. Biz AKP’den Kürt halkına karşı yapmış olduğu yanlış politikalardan vazgeçmesini beklerken yine aynı politikalarla kendi ömrünü uzatmaya çalışıyor. Diyarbakır’da bir kaç annenin çocukları üzerindeki duygu sömürerek yapmaya çalışıyor. Bunu talimatlar ve mesajlar göndererek, memurlarını, askerini, polisini zorla mitinglere çağırarak yapmaya çalışıyor. Tıpkı 1980 yılarda Romanya Diktatörü Nicolae Ceauşescu olduğu gibi nasıl ki Ceauşescu o zaman kendi gücünü orada dünyaya göstermek için 80 bin kişiyi alana zorla toplatarak ve gelmeyenleri de radyosunun başında dinlemeye mecbur bırakmıştı. O 80 bin kişi içerisinde bir insan bir slogan attı ve o yer yerinde oynadı. Ceauşescu o gün o halk tarafından devrildi. Bu gün AKP hükümetinin de yapmaya çalıştığı budur” diye konuştu.
Soma anneleri örneği
Cezaevlerinde 7 bin çocuğun serbest bırakılmamasını AKP’nin samimiyetsizliğine örnek gösteren Sarısaç, “Biz biliyoruz eğer AKP samimi olmuş olsaydı Soma Katliamı’nın failleri ile anlaşıp aklamalarına izin vermezdi. Roboski’de 34 çocuğu orda katletmezdi. Bu gün 250’nin üzerinde sadece annesiyle cezaevinde olan çocuk var. Toplamda 7 bin tutuklu çocuk var. Eğer gerçekten anneleri düşünmüş olsaydı bu çocuklar zindan da olmazdı. Eğer samimi olmuş olsalardı kadına yönelik şiddet bu kadar artmazdı. Kendileri arık muhalifçilik oynayarak bir şeyler kazana bileceklerini umuyorlar ama yanılıyorlar. Bundan medet umanlar şunu çok iyi görmelidir, AKP İl Binası önüne giden ve çocuğunu bu devletin ordusuna teslim edenlerin çocuklar şuanda cezaevinde ve müebbetle yargılanıyorlar. Bu anne AKP önünde bir şey diyemiyor. KHK mağduru olan açıklama yapmak istiyor, gözaltına alınıyor. AKP isteyerek ya da istemeyerek şunu bütün halkımıza gösterdi ki çözüm noktası barışa, özgürlüğe, demokrasiye dair tek projesi olan HDP’dir” dedi.
‘Çözüm HDP’
AKP ve MHP’nin HDP’ye yönelik suçlamaların ada değinen Sarısaç, Filistinliler tarafından esir alınan bir Yahudi asker için İsrail’in bin Filistinli mahkumu serbest bıraktığını hatırlatarak AKP’nin annelik duygusunu sömürdüğünü söyledi. Sarısaç, şöyle devam etti: “Bu gün hangi AKP’li, MHP’li ağzını açarsa, HDP’yi İsrail uşağı olmakla suçlarlar ama herkes çok iyi hatırlıyor bir İsrail askeri Filistinliler tarafından esir alınmıştı diye bin tane Filistinli bıraktılar. Bu gün AKP annelerden hep bahsediyor ya işte PKK dün açıklama yaptı ve tüm medyaya yansıdı, yandaş medya dışında açın bakın ona onlarca esir asker, polis bulunuyor. Bu anneler Meclis’e gelip bütün partileri dolaştılar. Mademki Anneleri bu kadar düşünüyorlar onlarla ilgili de girişimde bulunsunlar. Biz AKP’den bir medet ummuyoruz. Biz sadece burada halkımıza sesleniyoruz, bu faşist zihniyetlerin halkımız karşısında duramayacağını biliyoruz. Çözüm HDP’dir. HDP annelerin gözyaşını dindirmeye de onların çocuklarına özgür bir Türkiye vadediyor. AKP’nin müsteşarları tarafından tekmelenen bütün anneleri, barışa ve demokrasiye inancı olan herkesi HDP ye çağırıyoruz. Biz hakikati savunuyoruz. Bizim güç aldığımız hakikattir.”
Konuşmanın ardından kitle şakı ve sloganlarla bir saat oturma eylemi gerçekleştirdi.