Kayyum uygulamasına tepki gösteren Batman’daki emek örgütü temsilcileri, “Kayyum atamalarından en çok emekçiler zarar görüyor. Bu yüzden tüm emekçiler bir araya gelerek kayyumlara karşı tepki göstermeliyiz” dedi.
Diyarbakır, Mardin ve Van büyükşehir belediyesi eşbaşkanlarının İçişleri Bakanlığınca görevden alınarak yerlerine kayyum atanmasına toplumun çeşitli kesimlerinden tepkiler artarak devam ediyor. Batman’daki emek örgütü temsilcileri, kayyum uygulamasının “seçme ve seçilme hakkı” başta olmak üzere demokrasiye darbe olduğunu dile getirerek, demokrasi güçlerinin seslerini yükseltmek için bir arada durulması gerektiğine vurgu yaptı.
SES: AKP baltayı taşa vurdu
Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Batman Şubesi Eşbaşkanı Deniz Topkan, kayyum uygulamasının halkın seçme ve seçilme hakkına yönelik bir gasp olduğu değerlendirmesinde bulundu. Faşizmin gün geçtikçe kurumsallaştırılmaya çalışıldığını dile getiren Topkan, kayyum pratiği ile gasp uygulamasının sürdürüldüğünü ifade etti. Adaletin ve hukukun olmadığı ülkede AKP’nin kin gütme politikası ile ülkeyi yönetmeye çalıştığını söyleyen Topkan, “Yüzde 50’lileri aşan oy oranlarını alan HDP’li belediyelere kin güdüyor, 31 Mart’ta aldığı yenilgiye 23 Haziran İstanbul yenilgisi ile daha da kin güden iktidar, bu sefer sert kayaya çarptı. Halk ve demokrasi güçleri el ele vererek onları bir kez daha mahkum edeceğiz. Bu yüzden başta emekçiler olmak üzere kayyum politikalarına karşı birlikte mücadele etmemiz gerekiyor” dedi. PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın barış ve sorunları 1 haftada çözebilirim çağrılarının yapıldığı süreçte kayyum uygulamalarının zamanlamasının manidar olduğunu dile getiren Topkan, “Barış umutlarının arttığı bir dönemde savaş konseptinin ısrarına işarettir. Ama bu ısrarda ancak mücadele ederek barış umutlarını yükseltebiliriz” dedi.
Eğiim Sen: Sessiz kalmak onaylamaktır
Eğitim Sen Batman Şube Başkanı Necati Dadak ise kayyum atamalarının darbe klasiği olduğu değerlendirmesinde bulunarak, derhal seçilmişlerin görevlerinin iade edilmesi gerektiğini söyledi. Kayyumlara karşı sessizliğin faşizm uygulamalarına onaylamak anlamına geleceğini ifade eden Dadak, “Türkiye’deki tüm kesimlerinin bu zülme ve haksızlığa karşı ses çıkarması gerekiyor. Bu uygulamalar Mardin, Diyarbakır ve Van ile sınırlı kalmayacaktır. Yarın daha büyük bedeller ile kazanılmış haklar elimizden alınabilir. Zülmün olduğu yerde tarafsızlık kabul edilebilir bir şey değildir. Emekçilerin alanları güçlendirmesini ve renklendirmesi çağrısında bulunuyoruz” dedi.
TMMOB: Tepkimizi dile getirelim
Hükümetin savaş politikasında ısrarının yaptığı uygulamalarda anlaşılabileceğini ifade eden TMMOB Batman İl Koordinasyon Sekreteri Eyüp Yağız, Öcalan’ın barış çağrılarının yaptığı böylesi süreçlerde kayyum atamaları ve Suriye’de yaşanan gelişmelerin savaşta ısrarın resmi olduğunu ifade etti. Yağız. “Bunlara karşı ise demokrasinin ve barışın sesinin çıkması için bir araya gelmeli ve sesimizi güçlü bir şekilde haykırmalıyız” diyerek birliktelik çağrısında bulundu. Halkın iradesine kayyum atanamayacağını söyleyen Yağız, “Başta Diyarbakır olmak üzere herkes tepkisini dile getiriyor tepkilerimizi dile getirmeye devam etmeliyiz” dedi.
DİSK: Emekçiler zarar görüyor
Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu’na (DİSK) bağlı Genel-İş Sendikası Batman Şube Başkanı Ozan Ferhat Ataca da kayyum uygulamalarından en çok emekçilerin zarar gördüğünü ifade ederek, “Emekçiler hak gaspına karşı bir araya gelmelidir. Geçtiğimiz dönem Batman Belediyesi’nden yaklaşık 250 üyemiz işten çıkarıldı. Bu yüzden tüm emekçiler bir araya gelerek kayyumlara karşı tepkimizi göstermeliyiz” dedi.
Kaynak: MA