1914’te Kahire’de doğan İtalyan kökenli bir Yahudi aileden gelen Henri Curiel benzerine ender rastlanan bir enternasyonalist militandı. 1940’ların önde gelen Marksist örgütlerinden Mısır Ulusal Kurtuluş Hareketi’nin kurucusu olan Curiel, Mısır’daki faaliyetlerinden dolayı 1950’de Kral Faruk hükümeti tarafından sınır dışı edildi. Kısa bir süre İtalya’da kaldıktan sonra Fransa’ya geçen Curiel, 1957’den itibaren Cezayir Ulusal Kurtuluş Cephesi (FLN) için aktif bir şekilde çalışmaya başladı. 1960’da eşi Rosette Curiel ve her ikisi de Mısırlı Yahudi olan Joyce Blau ve Didar Fawzi Rossano gibi arkadaşları ile birlikte Fransız Anti-kolonyalist Hareketi’ni kurdular ve bağımsız Cezayir için mücadele yürüttüler.
Fransız sömürgeciliğine karşı Cezayir halkının yanında duran Henri Curiel, 20 Ekim 1960’da tutuklandı ve Paris’in güneyindeki Fresnes hapishanesinde 18 ay tutuklu kaldı. Hapisten çıktıktan hemen sonra 1962’de, çoğu Fransız olmak üzere farklı mücadele geçmişi ve duyarlılıklardan gelen (Protestan papazlar, sendikacılar, Katolik rahipler, Komünist Parti’nin üyeleri vb.) birkaç düzine eylemci ile birlikte Solidarité (Dayanışma) örgütünü kurdu.
Solidarité, Üçüncü Dünya’nın demokratik muhalefet hareketlerini destekleyen bir örgüttü. Güney Afrika’daki Afrika Ulusal Kongresi, Kamerun Halkları Birliği (UPC) gibi bağımsızlık hareketlerinin yanı sıra Avrupa’daki Franco İspanya’sı, Salazarcı Portekiz ve Yunanistan’daki Albaylar Diktatörlüğü’ne karşı mücadele yürüten hareketleri de destekliyorlardı. Üçüncü Dünya’daki hareketleri politik olarak yönlendirmekten ziyade onları lojistik ve örgütleme açısından desteklemek ve güçlendirmek amacıyla mücadele yürütüyordu. Broşürleri hafif ekipmanla basmak, sahte belge üretmek, şifreli haberleşme tekniklerini, tıbbi bakım ve ilk yardımı, silah taşıma ve patlayıcı kullanmayı öğretme vb. konularda ciddi destek sağlıyorlardı.
Henri Curiel 1948’den itibaren onu rahatsız eden İsrail-Filistin çatışması sorunuyla da ilgilendi. İki halk arasındaki diyaloğun mümkün olan tek çıkış yolu olduğuna inanıyordu. İsrail ve Filistin’den temsilcileri bir araya getirdiği bir dizi görüşmeyi organize etti. Yaser Arafat’a yakın olan Issam Sartaoui ile görüşmesinin ardından Fransız basınında “terörist yardım ağlarının koruyucusu” olmakla suçlandı ve bu suçlamanın sonucu ölümcül oldu. 4 Mayıs 1978’de kimliği belirlenemeyen iki katil tarafından oturduğu binanın asansöründe vurularak katledildi. Failleri hala kesinleşmedi.
Kamuran Bedirxan, 1930’lu yıllarda Suriye’de tanıştığı ve yakın dost olduğu Fransız asker ve Kürdolog Roger Lescot aracılığıyla 1947 sonbaharında Paris’e yerleşti ve 1970 yılına kadar Yaşayan Doğu Dilleri Ulusal Okulu’nda ders vermeye devam etti.
Solidarité örgütünün çalışmalarından haberdar olan Kamuran Bedirxan 1960 yılının başında Henri Curiel ile iletişime geçmiş ve medya, sivil toplum ve siyasetçiler arasında Kürdistan üzerine yazdığı bilgilendirme metinlerini dağıtmasını ve Güney Kürdistan’daki mücadeleyi desteklemesini istemişti. Üçüncü dünyanın ezilen halklarına destek amacıyla kurulan Dayanışma’nın lideri Curiel, çok kısa bir sürede Kamuran Bedirxan’ı Fransa’nın birçok ünlü gazetecisi ile tanıştırmış ve onların Irak’ta Mustafa Barzani liderliğinde yürütülen Kürt ulusal mücadelesini Fransa medyasında duyurmasına vesile olmuştu.
Kürdoloji alanının tanınmış isimlerinden ve uzun yıllardır Paris Kürt Enstitüsü’nün en kıymetli emektarlarından birisi olan Joyce Blau 1950’lerin sonunda Kamuran Bedirxan’ın da Kürt kürsüsünde çalıştığı Yaşayan Doğu Dilleri Ulusal Okulu’nda Arapça bölümünde okuyordu. Joyce Blau o dönemde aynı zamanda Henri Curiel’in öncülüğünü yaptığı Dayanışma örgütünün de aktif militanı idi. Blau, Curiel’in görevlendirmesi doğrultusunda Kamuran Bedirxan ile tanışmış, hazırladığı metinlerin matbaada basılması ve dağıtılması konusunda Dayanışma adına görev almıştı. Bu ilk temas zamanla onu Kamuran Bedirxan’dan Kürtçe dersleri almaya, onun rehberliğinde 1962’de Brüksel’de “Kürt Meselesi: Sosyolojik ve Tarihsel Bir Deneme” başlıklı tezini savunmaya, 1965’de birlikte Kürtçe-Fransızca-İngilizce sözlüğünü yayınlamaya ve nihayet onun emekliliği sonrasında Kürdoloji kürsüsünün başına geçmeye kadar götürecekti.
Henri Curiel solcu genç militanları da Kürt meselesi ile tanıştırarak hem aktivizm düzeyinde hem de yeni akademik bilgi olanaklarını çoğaltma yönünde cesaretlendirmişti. Örneğin Gérard Chaliand, Curiel’in cesaretlendirmesi ile Kamuran Bedirxan’la tanışan ve sonrasında Kürt mücadelesini günümüze kadar destekleyecek olan bu genç militanlardan birisiydi. Chaliand, bir yazısında bu tanıklığı şöyle anlatır: “benim anti-sömürgeci duruşum o dönemde iyi biliniyordu. Cezayir savaşı dönemiydi ve Wassef (Henri Curiel’in kod ismi) bana Kürtlerin durumunun da sömürge bir tipte olduğunu ve onların temsilcilerinin (Kamuran Bedirxan) Kürt sorunu üzerine cesur bir giriş yazabilecek birilerini aradığını söyledi”. Curiel’in ısrarıyla Kamuran Bedirxan ile Paris’teki evinde tanışan Chaliand, hızlıca Kürt meselesine angaje olacak ve Kürt meselesi üzerine yazdığı ilk makale taslağını 1960 yılında Kamuran Bedirxan’ın da katıldığı Avrupa’daki Kürt Öğrencileri Derneği’nin Doğu Berlin’de düzenlenen V. Kongresi’nde sunacak ve 1961’de de Partisans (Partizanlar) dergisinde yayınlayacaktı.
Kamuran Bedirxan, 1962-1963 yıllarında Irak’ta Mustafa Barzani liderliğinde yürütülen Kürt ulusal kurtuluş mücadelesinin Avrupa sorumlusu idi. Bağdat yönetiminin Bedirxan’a suikast amacıyla gönderdiği üç kişinin fark edilmesi üzerine Paris’teki evlerini hızlıca boşaltarak ona ve eşine Almanya’da güvenli bir yer bulan da yine “Üçüncü Dünya Yurttaşı” ve devrimci militan Henri Curiel olacaktı. Fakat 1978, ikisinin de Paris’te hayata veda edeceği yıl oldu.