Deprem bölgesinde yaşamları konteyner kent alanlarına sıkıştırılan kadınlar, ‘Depremden sonra hiçbir sosyal hayatımız kalmadı. Sadece yaşıyoruz’ dedi
Mereş merkezli 6 Şubat 2023’te 11 ilde yaşanan ve binlerce insanın yaşamını yitirmesine neden olan depremin etkileri devam ediyor.
İktidar kanadından verilen vaatlerin birçoğu yerine getirilmezken, hala binlerce insan çadırlarda ya da konteyner kentlerde yaşam mücadelesi veriyor. Çadır kentlerde ve konteynerlerde verilen yaşam mücadelesi en çok da kadınları olumsuz etkiliyor.
Depremden etkilenen Meletî’de kurulan konteynır kentlerde kalan kadınların yaşamları 21 metrekarelik alana sıkıştırılmış durumda. Havayı ve suyu geçiren plastik kaplı konteynerlerde yaşam mücadelesi veren kadınlar, aynı zamanda “güvenlik” sorunu da yaşıyor. Kapısı sağlam olmayan korunaksız mekanlarda yaşamaya terk edilen kadınların yaşadıkları bir diğer sorun da toplumsallıktan kopma tehlikesi. Konteynır kentlere sıkıştırılan ve ihtiyaçları giderilmeyen kadınlar, çocuk bakımı, temizlik gibi işleri de tek başına omuzlamış durumda. Kadınlar sağlık alanında da birçok hizmete erişemezken, bu süreçte pek çok hastalığa yakalandılar.
8 Mart Dünya Kadınlar günü yaklaşırken, Mezopotamya Ajansı’ndan Ceylan Şahinli mikrofonu depremzede kadınlara uzattı.
Meletî’de (Malatya) konteyner kent alanında kalan 71 yaşındaki Hatun Korkmaz, deprem travmasının devam ettiğini ifade etti.
Ev kiralarındaki artış nedeniyle kiraya çıkamadıklarını belirten Korkmaz, “3 odalı küçücük evler bile 10 bin TL’den başlıyor. Resmen yaşam mücadelesi veriyoruz. Tek odalı bir yer. 3 kişi yaşıyoruz” dedi.
Depremin ardından Meletî’de barınma ihtiyaçlarını giderebilmek için birçok yer gezmek zorunda kaldıklarını ifade eden Gönül Korkmaz da “Evimiz az hasarlıydı aslında, ancak ev sahibi depremden sonra bizi evden çıkardı. Kirayı 2 bin TL’den 11 bin TL’ye çıkardı. Sonra burada konteyner kentte bu konteynere yerleştik. Çocuklarım ve eşimle birlikte burada yaşıyoruz” diye belirtti.
Korkmaz, “Burada sadece bir tencere yemek yapınca tüm koku içeriye siniyor. O bile rezillik bizim için. Bu şekilde nereye kadar yaşayacağız bilmiyorum. Altyapı sorunumuz var. Elektrik kesintileri yüzünden hayatımız sekteye uğruyor. Hiç bir yere gidemiyoruz, burayı terk edemiyoruz. Depremden sonra hiç bir sosyal ve kişisel hayatımız kalmadı. Sadece yaşıyoruz” ifadelerini kullandı.
HABER MERKEZİ