Bu yıl İspanya’da yapılan Dünya Kadın Yürüyüşü toplantısında açıklanan sonuç bildirgesinde, Kürt kadınlarının Kuzey Suriye Demokratik Federasyonu’nda hayata geçirdiği sistemin önemine vurgu yapıldı
Hikmet Tunç/Van-Jinnews
Dünya Kadın Yürüyüşü (DKY), 2 yılda bir yaptığı buluşma toplantılarını bu yıl İspanya’nın Bilbao-Bask kentinde yaptı. 22-28 Ekim tarihleri arasında yapılan 11. Toplantıya Latin Amerika, Asya, Avrupa, Afrika ve Ortadoğu kıtalarındaki 37 ülkeden 100’ü aşkın delege ve gözlemci katıldı. Bir hafta süren toplantı sonrasında açıklanan sonuç bildirgesinde, Kuzey Suriye Demokratik Federasyonu’nda hayata geçirilen ve yeni bir sistem, model olan konfederal modelin önemli olduğuna vurgu yapıldı. Kürt Kadın Hareketi adına DKY’ye delege olarak katılan Gülcihan Şimşek toplantıya ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Toplantıda açığa çıkan kararların çok önemli olduğunu vurgulayan Şimşek, şu bilgileri verdi: “Hem dünya kadınları arasında hem bölgesel değerlendirmede; birçok kıtada kadına yönelik gelişen şiddet, militarizm ve şu an ki durum tartışıldı. IŞİD, El Nusra ve birçok radikal dinci örgütün kadınları metalaştıranı, ganimete dönüştüren zihniyetleri ele alındı. Kapitalizmin kadın üzerindeki baskı ve şiddet politikaları, hem yoksullaştıran hem köleleştiren yaklaşımı ele alındı. Bunların ardından çıkış yolu ne olabilir, nasıl çözülebilir üzerine tartışmalar yürütüldü.”
Savaş ve değişim
Kadının özgün örgütlenmesine ilişkin tartışmaların da yürütüldüğünü dile getiren Gülcihan Şimşek, bu tartışmalardan çıkan sonuçları şu şekilde özetledi: “Amerika, Latin Amerika, Afrika ve Ortadoğu kadınlarının ortak noktaları vardı. Ortak noktalar konusunda bir araya gelerek tartışmalar yürütüldü. Burada şöyle bir değerlendirme de ortaya çıktı; ‘Ortadoğu’da bir savaş süreci var ama bir değişim de var’ denildi. Kürt kadınları olarak zihniyet değişimine ihtiyaç olduğu önerisi sunduk. Ortadoğu da kadın öncülüğünde gerçekleştirilen Rojava Devrimi’ni DKY’den kadınlar giderek yerinde gözlemlerde bulunmuş. Rojava Devrimi buna örnek verildi.”
Kürt Kadın Hareketi
Atölyelerde yürütülen tartışmaların her kıta üzerinden sunumlara dönüştüğünü kaydeden Şimşek, “Sunumlarda özellikle Kürt Kadın Hareketi ve konfederal model değerlendirildi. Konfederal model, DKY modeli olabilir. Bunun tartışmasını yürütebiliriz’ sonucu ortaya çıktı. Bu Kürt Kadın Hareketi için çok önemli ve anlamlı bir değerlendirmeydi” diye konuştu. “Eğer biz iddialı isek biz bir değişim yaratmak istiyorsak o zaman bu şiarın içerisinde değişim olmalı” denilerek 2020 şiarının belirlendiğini aktaran Şimşek, yeni şiarın “Özgürlük için direnelim, değişim için yürüyelim” olarak belirlendiğini söyledi.
‘9 Ocak protesto günü’
Kürt Kadın Hareketi açısından DKY’nin sonuç bildirgesinde önerilerinin yer almasının önemine vurgu yapan Şimşek, “Sonuç bildirgesinde bizler açısından vurgulanan noktalar, 2020 yılı Dünya Kadın Yürüyüşü açısından ön açıcı bir şey sunuyor. Özelikle son yıllarda yaşanan savaşın kadın üzerindeki etkisi değerlendirildiğinde; IŞİD’in elinde hala 3 binin üzerinde Êzidî kadın bulunuyor. Binlerce kadın IŞİD tarafından esir alınıp, köle pazarlarında satıldı. Kadın bedeni üzerinden yürütülen şiddet politikaları değerlendirildi. Yine sonuç bildirgesinde Filistinli kadınların ve Kürt kadınlarının verdiği mücadelenin çok değerli olduğu vurgulandı” dedi. Şimşek, DKY’nin farklı farklı kesimlerden gelen kadınların ortak ağı olduğunu belirterek, “Kürt kadınlarının sesiydik orada. Bizim temsiliyetimiz, orada sınırları olmayan bir halkın temsiliyetiydi. 2 yıl önce DKY’nin Mozambik toplantısında Sakine Cansız, Leyla Şaylemez ve Fidan Doğan’ın katledilmesinin siyasi olduğunu vurgulamıştık. Bizim önerimizden sonra her yıl dünya çapında 9 Ocak günü Paris katliamı protesto edilecek” diye konuştu.