HDP’ye kapatma davası gerekçesi yapılan 108 isim hakkında açılan Kobanê Davası’nın 9’uncu duruşması başlıyor
Kobanê davasında tutukluluğa devam gerekçesi yapılan ifadelerin çoğunda, kişi ve kurumlar şikayetçi olmadıklarını ve davaya katılmak istemedi. Mahkemenin ısrarlı arayışına rağmen şikayetçi olmayan ve davaya katılmak istemeyenler arasında çevik kuvvette görevli polisler var, katılma talebinde bulunmayanlar arasında da çok sayıda polis ve jandarma var.
IŞİD’in Kobanê’ye yönelik saldırılarına karşı 6-8 Ekim 2014’te yapılan eylemler gerekçe gösterilerek, Halkların Demokratik Partisi (HDP) eski Eşbaşkanları, Merkez Yürütme Kurulu (MYK) üyelerinin de bulunduğu 108 isim hakkında açılan Kobanê Davası’nın 9’uncu duruşması 31 Ocak’ta başlıyor.
MA’dan Zemo Ağgöz’ün haberi ne göre bir önceki duruşmada yargılanan siyasetçilerin savunmaları bitmeden ve avukatların savunmaları alınmadan müşteki ve mağdur beyanlarına geçildi. İstinabe yoluyla ve yüz yüze müşteki-mağdur sıfatıyla alınan ifadeler, siyasetçilerin tutukluluğun devamına gerekçe yapıldı. Duruşmaların başladığı günden 8’inci duruşmaya kadar alınan müşteki ve mağdur ifadelerine dair bilgiler, sadece “ifadesi alındı, okundu dosyaya eklendi” şeklindeydi. Avukatların itirazları üzerine dosyaya eklenen müşteki ve mağdur sıfatıyla alınan ifadelerde detaylar da yer aldı. Tutukluluğa devam gerekçesi yapılan ifadelerin çoğunda, kişiler şikayetçi olmadıklarını ve davaya katılmak istemediklerini belirtti.
Toplamda 640 kişi
Tutanağa geçen ifadeler, mahkemenin çabasını boşa çıkardı. Son duruşmada mağdur, müşteki sıfatıyla 867 kurum ve kişiden alınan ifadeler tutanağa geçti. İfadesi alınan kişilerden sadece 225’i şikayetçi olduğunu ve duruşmalara katılmak istediğini belirtti. 236 kişi de şikayetçi olduğunu söyledi ancak duruşmalara katılmak istemedi. 406’sı şikayetçi olmadığını ve davaya katılmak istemediğini kaydetti.
Mahkemenin istinabe yoluyla ifadesini aldığı kurum ve kişiler arasında hiçbir zararı olmayanlar da var. Muş Sosyal Hizmet Merkezi Müdürlüğü, Mersin Büyükşehir Belediyesi, Enerjisa Enerji Anonim Şirketi, kayıtlardan yapılan incelemelerden herhangi bir zararlarının olmadığının tespit edildiğini belirtti.
Sivil polisin de koruduğu bir şahıs
Şikayetçi olduğunu belirten kişilerin çoğu, uğradıkları zararın kim ya da kimler tarafından yapıldığına dair görgüye dayalı bir bilgilerinin olmadığını söyleyerek, zararı giderilmediği için şikayetçi olduğunu ve davaya katılmak istediğini belirtti. Öyle ki, ifadesi alınan müştekilerden aracında 6 bin TL’lik zararının olduğunu ileri süren O.B., arabasının kimler tarafından yakıldığını bilmediğini söyledi. Taksi şoförü olan A.K. de aracının önünün 10-15 kişilik yüzü maskeli kişilerce kesildiğini ve 60-70 bin TL zararının olduğunu beyan etse de taksisine zarar verenleri görmediğini ifade etti. İfadesi alınanlardan G.Ş. de, “Belgeleri emniyete verdim, zararım giderilmedi, şikayetçiyim zararım giderilmedi, giderilirse şikayetimden vazgeçerim” diye belirtti. Katılma talebinde bulunan ve şikayetçi olanların çoğu da kendisine zarar veren kişi ya da kişilerden şikayetçi olduklarının altını çizdi.
Davaya katılmak isteyen ve şikayetçi olan müştekilerden H.A. ise, “6, 7-8 Ekim 2014′ de Kobani olaylarında çaycı olarak çalıştığım Yukarı Şehirler Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği’nde bulunduğum esnada yüzümden yaralandım. Olay öncesinde derneğe gelip giden sivil polisleri tanımam nedeni ile bana ateş eden kişinin sivil polisin arkasında saklanan ve sivil polisin de koruduğu bir şahıs olduğunu düşünüyorum. Gördüğüm kadarıyla sivil polisin ilerletmeye çalıştığı arkasındaki silahlı başka bir şahıs bana yönelik bilinçli bir şekilde ateş etti” ifadeleri dikkat çekti. H.A.’nın kimden şikayetçi olup olmadığını bilip bilmediğine dair ise bilgiler yer almadı.
‘Vali, emniyet müdüründne şikayetçiyim’
Şikayeti olan ve katılma talebinde bulunan Z.K. ise olay günü polisleri aradığını, polislerin, “Kendi başınızın çaresine bakın” dediğini, itfaiyenin de “Bizim can güvenliğimiz yok gelemeyiz” dediğini aktardı. Müşteki M.N.G. de, “Defalarca emniyet birimlerini aradık bize ‘herkes kendi çaresine baksın’ dediler. Biz de silahlarınızı bize verin o halde biz kendimizi savunacağız dedik. Ancak herhangi bir destekte bulunmadılar. Olaylara tümüyle sebebiyet verenlerden, kolluk ekiplerinden ve görevini yerine getirmeyen tüm organlardan, vali, emniyet müdürü, emniyet mensubu olan görevliler ve tüm yetkililerden şikayetçiyim” dedi.
Mahkemenin ısrarlı arayışına rağmen şikayetçi olmayan ve davaya katılmak istemeyenler arasında o dönem çevik kuvvette görevli polisler B.C., İ.K. ve G.K. de yer aldı.
Polis ve jandarma da katılmak istemedi
Şikayetçi olup katılma talebinde bulunmayanlar arasında da çok sayıda polis ve jandarma var. Şikayetçi olup katılma talebinde bulunmayanlar arasında polisin yardım çağrılarına kulak vermediğini söyleyenler de oldu. Müşteki sıfatıyla ifadesi alınan B.F., “(…) hiçbir yerde polis yoktu, polis okulunun önünde bir polis vardı ona yönelik şoför ‘ağır yaralı var yolu aç’ dedi. Ama polis yaralı olmamı görmesine rağmen müdahale etmedi, yolu da açmadı, biz tekrar barikatları vurup göstericiler arasından hastaneye gittik, yaralanma sonucu 3 ay yatakta kaldım” ifadesinde bulundu.
Şikayetçi olmadığını ve davaya katılmak istemediğini ifade eden çok sayıda kişi de defalarca ifade verdiklerini dile getirerek, bir daha ifade için çağrılmak istenmediğini söyledi.
ANKARA