Diyarbakır’ın Bağlar ilçesinde iddiaya göre, yaşları 8 ila 9 arasında değişen 4 çocuk, 72 yaşındaki H.K. adlı kişinin istismarına maruz kaldı. Sokakta oynayan 3 kız biri erkek 4 çocuğu yiyecek bir şeyler vereceğini söyleyerek işyerine götüren H.K., çocuklara cinsel istismarda bulundu. Çocuklardan birinin uykusundan kabuslarla uyanması ve içine kapanması ailesinin dikkatinden kaçmadı. Hem ailenin hem de okulundaki rehberlik öğretmenin çocuktaki değişimi fark etmesi üzerine çocuk yaşadıklarını aileye aktardı. Olayın açığa çıkması sonrası, diğer çocukların da başlarından geçenleri ailelerine atlatmasıyla H.K., hakkında suç duyurusunda bulunuldu. Yürütülen soruşturmada, H.K., “çocuğun cinsel istismarı” suçundan tutuklandı. Aynı suçlamayla H.K. hakkında 8 ila 15 yıl arası değişen hapis cezası istemiyle Diyarbakır 6. Ağır Ceza Mahkemesi’nde dava açıldı.
‘Dayanağı geç, olaya gel’
Çocuklardan birinin ailesi, soruşturma başladığında H.K.’den şikayetçi olmadı, geriye kalan 3 aileden 2’si ise Diyarbakır 6. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davanın ilk duruşmasında şikayetinden vazgeçti. Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın henüz müdahil olmadığı davanın ilk duruşmasında, CMK’ye göre zorunlu olmasına rağmen çocuklar için avukat tayin edilmedi, aileler duruşmaya avukatsız katılmak zorunda kaldı. Ailenin başvurusuyla davaya müdahil olmak isteyen Diyarbakır Barosu Çocuk Hakları Merkezi üyesi avukatlar ise ilk duruşmada, taleplerini dile getirmelerine izin verilmeden salondan çıkarıldı. Davaya katılma talebiyle duruşmada bulunan ancak duruşmadan diğer avukatlarla birlikte çıkarılan Diyarbakır Barosu Çocuk Hakları Merkezi Sekreteri Berçem Sancar, davaya katılma talebinde bulunmak istediklerini, buna ilişkin yasal dayanakları belirtirken mahkeme başkanının “Dayanağı geç, olaya gel” denilerek sözünün kesildiğini söyledi.
Sanık avukatının 10 dakika boyunca savunma yaptığını ve sözünün kesilmediğini aktaran Sancar, sanık avukatının savunması üzerine cevap verme zorunluğunun doğduğunu, cevap vermek isteyince mahkeme başkanının duruşmaya ara verdiğini ve kendilerinin dışarı çıkmasını istediğini dile getirdi. Sancar, müdahil olmak isteyen avukatların olayın geçtiği işyerine ilişkin kamera kayıtlarının incelenmesi ve çocuklara vekil atanması talebini sunmalarına müsaade edilmediğini söyledi. Sancar, 9 avukat ve stajyerin polisler tarafından zorla salon dışına çıkarıldığını belirtti. Avukatların ulusal ve uluslararası mevzuata aykırı uygulamalarla sık sık karşılaştığına işaret eden Sancar, Diyarbakır 6. Ağır Ceza Mahkemesi başkanı hakkında HSK’ye şikayette bulunduklarını söyledi.
İki ailenin davanın ilk duruşmasında şikayetlerinden vazgeçtiğini anlatan Sancar, davanın ilk duruşmasının görüldüğünü; ancak mağdurlara avukat tayin edilmediğini belirtti. Sancar, şikatten vazgeçen ailelere altın teklif edildiğini, ailelerin bu yüzden davadan çekildiklerini söyledi. Sancar, yeni bir yasal düzenlemeye ihtiyaç olduğunu ifade etti.
DİYARBAKIR/MA