Bolu F Tipi Cezaevi’nde bulunan Naif Bal’ın 24 Şubat 2020 tarihli -içinde dava dosyasını içeren- mektubu 8 Mayıs 2020 günü -yani iki ay sonra- postaya verilmiş. Söz konusu dosya-mektup bana 15 Mayıs 2020 günü ulaştı. Ben de konuyu daha geniş ele alabilmek için mektubun değerlendirmesini bu haftaya bırakmak zorunda kalmıştım. Okurumuzun neredeyse 12 yıldır sürdürdüğü hukuk mücadelesini özetle aktarmaya çalışacağım: Naif Bal, Bolu F Tipi Cezaevi’nde 17 Ocak 2008 günü sayım esnasında cezaevi personelinin hakaretine ve saldırısına uğradı. Naif ve oda arkadaşı rapor aldılar ve gardiyanlardan şikayetçi oldular.
Gardiyanlar da yaptıkları saldırıyı gizlemek amacıyla, kendilerinin saldırıya uğradığını iddia ederek, onlar da mahpuslardan şikayetçi oldular. Bu konudaki karşılıklı duruşmalar sürerken, İ.C. isimli gardiyan, Naif Bal’a tekrar hakaret etti ve tehditte bulundu ve açılan ikinci davada hüküm giydi, cezası adli para cezasına çevrildi ve bu ceza hakkında Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması (HAGB) uygulandı. Bir yandan karşılıklı açılan davalar sürerken, Naif Bal hakkında açılan disiplin soruşturmasından 3 ay etkinlikten men cezası verildi.
Esas dava ise Naif Bal ve arkadaşına 1 yıl hapis cezası ile sonuçlanırken; gardiyanlardan İ.C. dahil beşine 6 bin lira adli para cezası verildi. Bu arada, Naif Bal’ın disiplin cezası yeniden yargılama sonucunda düştü. Buna rağmen, Yargıtay mevcut cezaları aynen onaylayınca, Naif Bal, bu kez Anayasa Mahkemesi’ne başvurdu. AYM darp edilen mahpusların 1 yıl hapis cezasını onaylarken, gardiyanların yeniden yargılanmasını istedi. Yeniden yargılamada 5 personelden biri daha beraat ettirilirken, 6 bin liralık adli para cezaları ise 2 bin liraya indirildi.
Bunun ardından, Naif Bal, dosyayı şimdi de Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne gönderdi. Naif Bal’ın 12 yıllık hukuk mücadelesi sürerken, cezaevinde çalışırken iki kez ceza aldığı halde cezaları hakkında -tuhaf bir şekilde- HAGB uygulanan İ.C. şu anda Düzce T Tipi Cezaevi’nde yatıyormuş. FETÖ davasından hüküm aldığı söyleniyor. Yargının birçok kesiminden gördüğü koruma galiba sonunda tükenmiş olmalı…
* * *
Van Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde bulunan Mecit Şahinkaya’nın 7 Mayıs 2020 tarihli mektubunu 22 Mayıs 2020 günü aldım. Şahinkaya, kaleme aldığı 2020 Nisan ayı hak ihlalleri raporunda -özetle- şöyle diyor: “Dışarıda koronavirüs salgınında binlerce insan yaşamını yitirirken, burada Nisan ayı boyunca da birkaç kez üstünkörü dezenfektan sıkılmasının dışında ciddi bir önlem alınmadı. Maske, dezenfektan gibi gerekli ihtiyaçlar tutsaklara dağıtılmadığı gibi, bunlar kantinde fahiş fiyattan satılıyor. Bakanlık temizlik malzemelerinin parasız dağıtıldığını söylese de bu gerçek değil.
Yusuf Kenan Dinçer, Wernice Korsakoff başta olmak üzere birçok ağır hastalığı nedeniyle tek başına yaşamını sürdüremeyecek durumda olmasına rağmen tek kişilik hücrede tutuluyor. Akil Nergüz’ün de götürüldüğü tek kişilik hücre pislik içinde. Rebbena Hanedar, ağırlaştırılmış müebbet hükümlüsü olarak tek kişilik hücrede tutuluyor ve kimseyle görüştürülmüyor. Taner Korkmaz, Talat Şanlı, Mecit Şahinkaya, Rebbena Hanedar, Murat Kaymaz ve Akil Nergüz’ün bulunduğu hücrelere ‘dezenfektan sıkma’ bahanesiyle robokop giysili ve kalkanlı personelle 27 Nisan 2020 günü baskınlar yapıldı. Küçücük yere 20-30 kişi doluştular. Fiziki mesafe falan hak getire yani.
Böylesi ağır bir salgın döneminde revir hizmeti artırılması gerekirken, haftada iki günden tek güne düşürüldü. Bazı haftalar ‘doktor izinde’ denilerek haftalarca revire çıkarılmıyoruz. Bilim, teknoloji, gezi dergileri dahil dışarıdan ailelerimizin gönderdiği gazete ve dergilerin artık alınmayacağı söylendi. ‘Bayramlarda giysi ve kitap hediye edilebilir ama gazete hediye olarak gönderilemez’, diyorlar. Helin Bölek ve Mustafa Koçak’ın ölüm haberlerinin bulunduğu gazetelerin ilgili yerleri, kesildi ve söz konusu gazeteler bize iki gün sonra verildi. Birgün ve Evrensel gazeteleri, sokağa çıkma yasağı günlerinde hiç verilmiyor. Son iki aydır sohbet hakkımızı kullanamıyoruz. Önceki ay gelen kolilerimiz yeni açıldı. Göndermek istediğimiz koli ve kargolar ise gönderilmiyor.”
