Lice, Hazro ve Kocaköy ilçelerine bağlı 23 mahalle ve mezrada ilan edilen sokağa çıkma yasağıyla birlikte başlatılan askeri operasyonda 11 eve baskın yapıldı, aynı aileden 7 kişi gözaltına alındı. İstanbul ise Beyoğlu ilçesine bağlı Haciahmet Mahallesi’nde Hüseyin Eser adında bir gencin evine polis gece yarısı baskın düzenledi.
Lice ilçesine bağlı Serince, Kayacık, Uçarı, Ziyaret, Esenler, Ortaç, Yalaza, Çavundur, Dolunay, Bağlan, Kabakaya, Kutlu ve Oyuklu mahalleleri ile bağlı mezralar; Kocaköy ilçesine bağlı Boyunlu mahallesi ve bağlı mezralar; Hazro ilçesine bağlı Gözebaşı, Sarıerik, Meşebağları, Kavaklıboğaz, Kırmataş, Terdöken, Çitlibahçe, Dadaş ve Ormankaya mahalleleri ve bağlı mezralarında dün sabah saat 06.00’dan itibaren ilan edilen sokağa çıkma yasağı gece saatlerinde sonlandırıldı. Diyarbakır Valiliği de yaptığı açıklamada, bölgede 13 Ocak’ta başlatılan askeri operasyonun 14 Ocak gece saatlerinde tamamlandığını belirtti.
11 eve baskın
Bölgede kurulan yol kontrol noktalarında birçok araç ile yurttaşların, aranarak kimlik kontrollerinin yapıldığı belirtilirken, 11 eve baskın düzenlendiği kaydedildi. Operasyonda Hazro ilçesi Çiftlibahçe mahallesinde evlere düzenlenen baskında bir aileden Hasan Tekin ve oğlu Yahya Tekin hakkında kesinleşmiş hapis cezası bulunduğu gerekçesiyle, Mülkiye Tekin ise 3 Eylül 2018’de mahalle civarında çıkan çatışmadan kaynaklı hakkında yakalama kararı çıkarıldığı gerekçesiyle, Rukiye ve Fevziye Tekin ise “örgüt propagandası” iddiasıyla Mülkiye Tekin’in 2 yaşındaki çocuğu Roza Tekin ile birlikte gözaltına alındı. Valilik açıklamasında, gözaltına alınan 2 yaşındaki çocuktan bahsedilmezken, ev baskınlarında uyuşturucudan kaynaklı M.Ö. ile birlikte 6 kişinin gözaltına alındığı belirtildi.
İstanbul’da da ev baskını
Öte yandan, İstanbul’un Beyoğlu ilçesine bağlı Haciahmet Mahallesi’nde Hüseyin Eser adında bir gencin evine polis gece yarısı baskın düzenledi. Özel harekat polisleri eşliğinde baskın yapılan evde uzun süre arama yapıldı. Yapılan aramada, evdeki tüm eşyalar altüst edildi. Arama sonrası, Kürt Enstitüsü’nün 2011 yılında hazırladığı Kürtçe takvim ve Kürt Enstitüsü’nden alınan dil eğitiminin 1’inci kur belgesi (Spasname) suç teşkil ettiği gerekçesiyle el konuldu. El konulan bir diğer “suç unsuru” ise duvarda asılı olan ve Mardin’in Sümer köyünde çeşitli tarihlerde yaşamını yitirmiş kişilerin fotoğrafları oldu. Eser’in 1992’de “faili meçhul” şekilde kaybedilen dedesinin tek asılı olan fotoğrafı soran polis, gerçeği öğrenince de “Cumartesi Anneleri’nde fotoğrafı var mı?” diye sorması dikkat çekti. Polisler, evden aldıkları takvim, kur belgesi ve fotoğrafı savcılığa götürüp, suç teşkil edip etmeyeceğine bakacaklarını söyledi. Eser evde olmadığı için gözaltı işlemi yapılmazken, polis aramadan sonra evden ayrıldı.
Kaynak: MA