Eğitim-Sen Hukuk Sekreteri Vedat Kara, eğitimde yapılan değişikliklerle demokratik, parasız, bilimsel, anadilde eğitim ilkelerinden uzaklaşıldığını söyledi. 10 yıl sonra bir kuşağın yok olacağını ifade eden Kara, ‘Olan yoksul çocuklara olacak’ dedi
Gülcan Kılagöz/İstanbul
Liseye geçiş sınavı TEOG’un kaldırılmasının ardından getirilen yeni sınav sistemi 2017-2018 eğitim öğretim yılının sona ermesine haftalar kala 8’inci sınıftan mezun olacak öğrenciler ve velileri kaygılandırıyor. Yeni sınav sistemine ve mevcut eğitim sistemine ilişkin Eğitim-Sen 3 Nolu Sendika Hukuk Sekreteri Vedat Kara ile konuştuk. AKP hükümetinin uyguladığı onlarca değişiklikle yarattığı kaosun bilinçli bir politika olduğunu vurgulayan Kara, “Yaptığı değişikliklerle demokratik, parasız, bilimsel, anadilde eğitim ilkelerinden uzaklaşarak kaliteyi hızla düşüren iktidar, son olarak ikili eğitime son verip yerine tam gün eğitimin geleceğinin sinyallerini verdi” dedi.
Eğitim özelleştiriliyor
İktidarın kaosu yaratma nedeni üzerinde durulması gereken bir konu olduğuna dikkat çeken Kara, “Bu kaosun arka planı ve içinde velinin kafası karıştırılarak aslında özel okullara yönlendirilmesi var” diye konuştu. Kara, “Aslında tam olarak bir özelleştirme meselesinin tam da göbeğindeyiz. 16 yıldır iktidarlar, 16 yılda her yıl, üç dört defa sistemi değiştiriyorlar” şeklinde konuştu. Aynı zamanda eğitim sisteminin değiştirilmesinin ikinci bir nedeninin olduğuna dikkat çeken Kara, “Alevilerin, Kürtlerin, ötekilerin, yani asimilasyon meselesinin tam daniskası burada var” dedi. AKP’den önce iyi-kötü işleyen bir eğitim sisteminin olduğunu belirten Kara, “Yeni sistemde bunların ekonomik durumları iyi değilse, sadece meslek liselerine gidebilir hale getiriyor. Yani biz bunu 10 yıl sonra fark edeceğiz. Bir kuşak yok olmuş olacak. Hiç masumane değil bunlar, bilinçli, hesaplı ve kitaplı bir biçimde yaratılıyor” ifadelerini kullandı.
AKP’lileri de ilgilendiriyor
Yoksul çocukların ciddi anlamda zarar göreceğini kaydeden Kara, “Genel hatlarıyla aslında Türkiye’de baktığınızda 13 milyonluk bir eğitim alan gruptan ve bir o kadar da aileden söz ediyoruz” diye konuştu. Tüm yoksul çocukların etkileneceğinin altını çizen Kara, “AKP’ye oy verenin de çocuklarını ilgilendiriyor. Aslında büyük bir gemiyi batırmak üzereler” dedi. İnanılmaz sayıda özel okul kurulduğuna dikkat çeken Kara, “Ve bütün bunlara, tırnak için de söylüyorum; bu özel okulların müşterilere ihtiyacı var” şeklinde konuştu.
Hesaplar yanlış yapıldı
Çember sistemine dair kararı verenlerin dahi bir fikre sahip olmadığına dikkat çeken Kara, “Yani adrese dayalı yerleştirecekler. Örneğin Şişli’de Bomonti bölgesinde oturuyorsam, çocuğum bu bölgedeki 5 okulu tercih edecek. Yani bu çembere dahil olan 9 okul. Birinci çemberde varsa birinci çemberden, yoksa ikinci çemberden okullar seçilerek gidiyor. Bunları seçerken kendilerince cezalandırmalar yaptılar. Kurumsallaşmış, oturmuş iyi okulları bu çembere almadılar. Ben bunu yanlış hesapladıklarını düşünüyorum. Orası daha büyük bir kaos” diye aktardı.
Kaos herkesi ilgilendiriyor
“Anadolu lisesi olmuyorsa, meslek olmuyorsa, İmam Hatip’e zorunlu hale getirilmesinin insan haklarına aykırı olduğunu söyleyen Kara, eğitim hakkının evrensel olduğunu ve engellenemeyeceğini söyleyerek, “Biz aslında geçmişten bu yana adrese dayalı sistemi öneriyorduk zaten ama buradaki adaletsiz bir biçimde değil. Bu çocuk batıda böyledir, çağdaş ülkelerde de belli bazı okulları seçme kıstasları vardır ama genel olarak adresine en yakın istediği bir okula ama eğitimini alır” dedi. Çocukların geleceğinin söz konusu olduğunu ifade eden Kara, “TEOG sistemin eleştirebilir yönleri vardı ama görece oturmuş daha adil sistem vardı. Şu anki sistemi nasıl uygulayacaklarına dair bir şey yok” dedi. İktidarın bu kaosun altından kolay kolay kalkabileceklerini düşünmediğini dile getiren Kara, “Bunlar herkesi ilgilendirecek” diye konuştu.
Sürekli değişen sınav sistemi
2004 yılına kadar sınavla öğrenci alan liseler için yapılan Liselere Giriş Sınavı, yerini 2004’te Orta Öğretim Kurumları Seçme ve Yerleştirme Sınavı’na (OKS), 2008’de üç aşamalı olan Seviye Belirleme Sınavı’na (SBS) bıraktı. 2005 yılında 3 yıllık lise eğitimi 4 yıla çıkarıldı. 2009’da üniversitelere girişte uygulanan Öğrenci Seçme Sınavı (ÖSS) değiştirilerek, iki aşamalı sınava geçildi. AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan, geçtiğimiz yıl 15 Eylül’de ‘’TEOG’un kaldırılması lazım” dedi. Ve iki gün sonra Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, TEOG’u kaldırıldığını açıkladı.
Çocuklar ailelere bağımlı bırakılıyor
Bir öğrencinin 20-25 yaşına kadar eğitim almak zorunda bırakıldığını ifade eden Kara, “O öğrenci o kadar süre ailesine bağımlı yaşıyor. Hayata daha geç başlıyor. Böylece daha tüketici, yani işsiz sınıfında da görünmüyor. İstatistiklerde işsiz olarak da görünmüyor. Neoliberalizm uygulamaları bunlar” diye konuştu.
Temel liselerin önceki adı dershane
Sayısız derecede vakıfların özel okul açtığını ve birçok özel okulun okul olma kriterinin dahi olmadığını söyleyen Kara, “Bir kaos yarat, özel liselere gitsinler, dershaneleri kapat bir anda temel liseler olsunlar, işte bunlara öğrenci, ‘müşteri’ bulmaya çalış. Normalde mecbur kalmayan birisi, çocuğuna gelecek hazırlama zorunluluğu olmayan birisi orayı seçmez” dedi.