Bu yıla kadar, bizler emeği ile yaşamı örenler 1 Mayıs’ta alanlarda olmaktan hiç vazgeçmedik. Sokaklar kapatılsa da üzerimize tomalardan asitler sular sıkılsa da 77’lerde kurşunlar yağıp yoldaşlarımızı aramızdan alsa da o günleri hiç unutmadan hep aynı heyecanla çıktık alanlara. Alanlarda, her 1 Mayıs’ta, her ortak sloganda buluştuğumuzda mücadelenin, dayanışmanın, direnişin coşkusu, özgürlüğü muştuluyordu hepimize.
2020 1 Mayıs’ı farklı…
Bugün DİSK, KESK, TTB, TMMOB “Bizler bu ülkenin işçileri, emekçileri, kamu emekçileri, mühendisleri, mimarları, hekimleri, aydınları, akademisyenleri, sanatçıları, gençleri, kadınları, emeklileri…
Bizler bu dünyanın tüm değerlerini ve güzelliklerini, alın terimizle, aklımızla, bilgimizle, kısacası emeğimizle üretenler…” diye başladı 1 Mayıs seslenişine.
HDP; “2020’de dünya ve Türkiye halkları, İşçilerin Uluslararası Birlik, Dayanışma ve Mücadele Günü olan 1 Mayıs’ı, koronavirüs salgını eşliğinde, daha önceki yıllarda görülmemiş ölçüde emekçilerin haklarına, özgürlüklerine, hayatlarına, demokrasiye karşı girişilmiş bir saldırı dalgası altında” karşılandığını vurguladı ve “Bu 1 Mayıs’ta salgın, tüm dünyada ve Türkiye’de kapitalist krizin derinleşmesiyle birlikte…” diye seslendi sınıf mücadelesine ve 1 Mayıs’ta bizlere.
Emek ve Demokrasi Örgütleri, yıllardır süren kapitalizmin sömürüsünü ve krizini “On yıllardır dünya halklarına sınırsız bir emek ve doğa sömürüsü, savaşlar, ekonomik krizler, artan eşitsizlikler, yoksulluk, işsizlik dışında hiçbir şey sunamayan bu düzen, küresel salgın ile beraber büyük bir uygarlık krizi yaşıyor” diye analiz etti. “Düzenin çarklarının dünyanın tüm değerlerini ve güzelliklerini üretenleri insanca yaşatmak için kurulmadığını”, düzenin “salgın koşullarında bile zorunlu olmayan işlerde, fabrikalarda, atölyelerde, kamu kurum ve kuruluşlarında, şantiyelerde çalışmamızı dayatan; zorunlu işlerde gerekli önlemleri almadan bizleri” çalıştırdığını bir kez daha vurguladı.
Ve “2020 1 Mayıs’ı… İşçi sınıfının başka bir dünya, yeni bir toplumsal düzen iradesinin dünya çapında haykırıldığı bir kırılma anı olarak tarihe” geçeceğinin altını çizdi.
HDP, kutlama metninde işçilere “Bir dönüm noktasındayız. Ya bu sermaye zulmü altında çığlıklarımız içimizde patlayacak ya da çığlıklarımızı birleştireceğiz. Dayanışmayla birbirimize el vererek, kendi içimizde ağlar örerek, kendi kaderimizi kendi ellerimize alacağız” diye seslenmekte.
1 Mayıs’ı evlerde, balkonlarda, bahçelerde kutlamaya mahkûm edildiğimiz ve hep birlikte bunu kabullendiğimiz günlerde işçiler, emekçiler, bu ülkede yaşamı her gün yeniden örenler olarak şüphe yok örgütlü olduğumuz kurumların, partinin çağrısına aynen katılıyoruz.
Bizler yeni bir toplumsal düzen istiyoruz
Patriarkayı, faşizmi yıkmaya, kapitalizme karşı eşit ve özgür yaşamı ekoloji paradigmasında örmeye, emeği ve yaşamın diyalektiğini korumaya kararlı olan kadınlar, işçiler, emekçiler, olarak bizler birbirimize çağrımızı yineliyoruz: Emek, barış, sağlık ve dayanışmayla yeni bir dünya kuralım!
Çünkü eşitsizliğe, ayrımcılığa, ötekileştirilmeye, her geçen gün daha fazla sömürülmeye, özgürlüklerin yok edilişine, şiddete, aklımızla oynanmasına, yasaklara, savaşlara tahammülümüz kalmadı.
Salgından medet uman siyasetlere, onlarla ortaklaşanlara, ağızlarımızda maske ile yanı başımızda çalışan salgınla ve açlıkla boğuşmaya mahkûm edilen işçileri, evsizleri, kimsesizleri görmez hale getirilişimize, 20-65 yaş ayrımına razı edilişimize, biz değil ben olmamızı her geçen gün kanıksatan siyasi iktidara, onunla uyumlu kurum ve kuruluşlara tahammülümüz kalmadı.
Bizler gerçekten kırılma noktasındayız. Örgütlü olduğumuz demokratik kurumlara, partilere çağrımızdır. Örgütlü gücümüzle ve kararlılığımızla sistemi değiştirelim. Ayrı ayrı ölüme, açlığa, yaşam alanlarının hızla yok edilişine daha fazla seyirci kalmayalım. Bir daha balkonlara, camlara razı olmayalım. Gerçekten değiştirelim.